Matset standında kurulu bulunan HP 6K dijital baskı makinesi Sancak Etiket’e (Bursa) satıldı ve büyük ilgi gördü. Stantta ayrıca Cron CTP ve Asahi klişeler yer aldı.
Matset A.Ş. Genel Müdürü Doğu Pabuççuoğlu Avrasya Ambalaj İstanbul Fuarı’na ilk katıldıkları yıldan bu yana memnun olduklarına vurgu yapıyor ve “Burada müşterilerimizin çoğunun standı var. Onlarla birebir görüşme imkânımızın olduğu bu fuarı çok yararlı buluyoruz” diyor.
Fuarın 3. günü Doğu Pabuççuoğlu sorularımızı yanıtladı.
- yılınız kutlu olsun! Dün büyük bir etkinliğiniz vardı…
MatSet’in 50. Kuruluş yıl dönümünü fuarda kutladık. Bayağı yoğun bir katılımcı geldi. Türkiye’de, özellikle sektörümüzde böyle 50 yıllık firma çok yok. Genelde Türkiye’de firmalar 20 – 30 yılı bulmadan değişiyorlar.
- Fuarı bu yıl nasıl buldunuz?
Türkiye’deki bütün bu ekonomik koşullar ve siyasi belirsizliğe rağmen fuarı gayet başarılı buldum. Ne istediklerini bilen ziyaretçiler geldiler. Biz teknolojiyi yurt dışına gitme imkânı olmayan müşterilerin ayağına getiriyoruz. Hele bu vize sorunundan sonra birçok müşteriyi burada teknolojiyle tanıştırmak için bulunuyoruz. Bu sebeple bu sene hem fuar başarılı hem biz katılımcı profilinden mutluyuz.
- Dijitalde, büyük ilgi çeken, HP 6K sergilediniz. Aldığınız tepkiler nasıl?
Standımızda HP 6K dijital ofset baskı makinemizi sergiledik. Bu makineyi Sancak Etiket’e sattık. Bursa’da faaliyet gösteren Sancak etiket’in bu ikinci HP dijital baskı makinesi oldu. Firma bir de Brotech sonlandırma makinesi aldı. Brotech HP’nin partnerlerinden, makinaları da çok başarılı. Biz bu makinelerden 3 adet getirdik. Buradaki makine ile hepsini satmış durumdayız. Şu ana kadar alanların hepsi de çok memnun.
HP 6K dijital baskı makinemizi amiral gemisi gibi düşünün. Bu makineyi senelerdir satıyoruz. Bu 6000 serisi olarak başladı, sonra 6600, 6800, 6900 oldu. Şimdi 6K olarak piyasada. Ufak tefek değişikler yapıyorlar ama biz zaten bu makinedeki değişikliklerin hepsini, müşteri istediği zaman, bir önceki modeline de uygulayabiliyoruz. Bizim makinelerin hepsi belli bir yere kadar yükseltilebiliyor. Yeni özellikleri müşteriye sunuyoruz, müşteri istiyorsa onu da upgrade ediyoruz.
Yazılım yükseltmeleri zaten bedava ama mekanik yükseltmeleri müşteri isterse yapıyoruz. HP 6K zaten müşterilerin tercih ettikleri bir makine. Bir kez alanlar ikinciye geçmeye başladılar çünkü dijital baskı büyüyor.
Kendi makinemiz için konuşuyorum, maliyet hesaplaması çok kolay. Bir süre sonra bu kolaylık artık bir alışkanlık haline geliyor. Fleksoda veya ofsette öyle değil tabii. HP ile baskıda bir etiketin maliyeti ile 1 milyon adedin maliyeti aynı. İnsanlar stok tutmak istemiyorlar.
İş modelleri çok değişti. Örneğin Doğa Etiket’te 3 adet 6K var bir adet de HP Indigo 20000 var. Bu makinelerin hepsine her vardiyada 2 operatör bakıyor. Bir tane de onların ustası var.
HP’de hakikaten her şeyi tek başına yapıyorsunuz. Tabii bir de bunu kullanan operatörlerin hepsi katma değerli operatörler. Verdiğiniz eğitimden ve sertifikadan dolayı operatörler çok kıymetli. Operatör eğitimine önem veriyoruz. Birinci eğitimi bitirdik, şimdi ikinciye başlayacağız.
Artık makinelerimiz Singapur’dan geliyor. Malzemeleri Hollanda ve Almanya gibi değişik yerlerde üretiliyor.
- Brotech dijital sonlandırmanın özelliklerinden biraz söz eder misiniz?
HP kullanan müşterilerin hepsinin sonlandırmaya ihtiyacı oluyor. Brotech sonlandırma onların ihtiyaçlarına göre dizayn edilmiş bir makine. İstenildiği zaman müşteriye uygun konfigürasyon da yapabiliyoruz. Fuara yetiştiremediğimiz Digital Embellishment dediğimiz bir sistem var. Çok istedik getirmeyi, aylar öncesinden sipariş verdik ama deniz taşımacılığında süreler uzadığı için fuara getiremedik, show room’da sergileyeceğiz. Standımızda onun örneklerini gösteriyor, anlatıyoruz. Çünkü, orada da bir pazar oluşuyor. Müşteriler sonlandırmada farklılaşmaya çalışıyor.
- Asahi markasında durum nedir, Türkiye’de beklediğiniz noktaya geldi mi? Flekso tarafı nasıl?
Biz 2 senedir Asahi’yi piyasaya yerleştirmeye çalışıyoruz. Asahi aslında çok iyi bir marka. Biz aldığımızda ismi Türkiye’de pek tanınmıyordu. Markayı ayağa kaldırdık.
Asahi flekso kalıplarını Cron’un temsilciliğini alarak onunla destekledik. Cron’un klişe pozlayan CtP’sini sattık. Emin Klişecilik’e kurduk, Gaziantep’e satıldı, bir tane daha potansiyel var. Tabi yavaş yavaş müşteriler klişelerini kendileri yapacaklar. Artık marjlar o kadar azaldı ki dışarıda klişe yaptırmak kurtarmıyor, mecburen inhouse olacak. Standımızdaki Cron CtP 43 cm ve flekso baskı makineleri için üretim yapıyor.
Cihazlar makul fiyatlı, bundle çözüm de sunuyoruz; firmalar bizimle anlaşma yapar, Asahi kalıpları kullanırsa makineyi bedava veriyoruz. Böyle çözümlerimiz var. Flekso baskı hazırlık büyüyerek gidecek bir pazar.
Dijital tarafla birlikte flekso baskı makinesi de satıyoruz. Lombardini ile birlikte Zonten’i satmaya başladık. Flekso Türkiye’de zaten yükselen bir taraf.
- Fuar kendi kabuğuna sığmadığı bir noktada. Bu durum bu sene biraz daha yüksek sesle ifade ediliyor. Fuarın bölünmesi konusunda ne düşünüyorsunuz?
Öyle bir şey yaparlarsa biz fuara katılmayız. Bu fuar bizim için prestij. Ben diğer firmaların da aynı şekilde düşündüğünü tahmin ediyorum. Bu holü, bir ve ikiyi ayıralım derlerse bence yanılırlar. Doğru olmaz.
Bizim müşterilerimizin de burada olmasının avantajı var. Her fuarda talep zaman zaman böyle çok artar. Biz bu fuara katılmaya başladığımız zaman kimse yoktu. Bence fuarın bu haliyle kendi içinde bir sinerjisi var. Bunun birini çıkarırsanız onun verdiği zararı yazmak lazım. Ben fuar yöneticilerinin öyle bir hata yapacağına inanmıyorum.