Türk Komori kullanıcısı matbaacıların 100. Yılında Komori’yi ziyaretlerinde yakın zamanda, Türkiye, Orta Doğu ve Afrika’dan sorumlu olarak göreve başlayan Moez Jebali de yer aldı. Yirmi yıldır, başka bir firmada baskı sonrası alanında görev yapmış olan Jebali Komori fabrika ziyaret ve sonrasındaki matbaa ziyaretlerinde etkinliğe katılan matbaacılarla görüş alış verişinde bulundu. Moez Jebali etkinliğe ve sektöre ilişkin sorularımızı yanıtladı.
- Bu etkileyici etkinliği düzenledikleri için hem Aras Grup’a hem de Komori’ye teşekkür etmek istiyorum. Organizasyon mükemmeldi. Sizin ambalaj sektöründe Bobst ile bir çalışma geçmişiniz var ve yakın zamanda Komori’de çalışmaya başladınız. Baskı sektörünü nasıl görüyorsunuz?
Öncelikle bizimle bu geziyi gerçekleştirdiğiniz için teşekkür ederiz. Bu ziyaretin kalitesi hakkındaki olumlu yorumlarınızı duymak bizi çok gururlandırdı. Son işlem endüstrisi ve ambalaj ekipmanlarında 20 yıl çalıştıktan sonra bu yıl Komori ile çalışmaya başladım. Daha önce ambalaj tarafında çalıştığım için büyüleyici bir pozisyonda çalıştığımı söylemek istiyorum, baskı sektöründeki bilgimi tamamlıyor. Baskı, ambalaj endüstrisinin başyapıtıdır. Ayrıca benim için yeni olan ticari baskı sektörüne girmemi sağlıyor.
- Komori’de hangi bölgelerden sorumlusunuz?
Moez Jebali: Türkiye, Orta Doğu ve Afrika’dan sorumluyum. Benim pozisyonum Avrupa’daki pazarlar için bir yan şirket olan Komori International Europe’ta. Merkezi Hollanda’da bulunuyor.
- Türkiye pazarı hakkında önceden yeterli bilgiye sahip miydiniz? Türkiye pazarının geleceğine ilişkin öngörüleriniz nelerdir?
Türkiye ambalaj pazarı hakkında çok derin olmasa da Bobst İstanbul’daki meslektaşlarım aracılığıyla bazı bilgiler edindim. Şimdi Türkiye ile çalışmaktan heyecan duyuyorum. Sorumluluğumdaki pazarların içinde Türkiye en büyüğü, en olgunu, en gelişmişi, bu da onu bölgemin birincil pazarı yapıyor. Aynı zamanda örneğin Avrupa ve MENA’ya ihracat yapan bir pazar. Türkiye’de matbaa sektörünün seviyesi yüksek ve ilginç bir büyüme potansiyeli görüyorum, Komori’de şu ana kadar en çok dikkatimi çeken alanla daha çok ilgileniyor olacağım.
- Dünya, küresel ekonomik krizi de beraberinde getiren, pek çok sektörde durgunluğa neden olan küresel bir pandemiyi atlattı. Bu koşullar altında Türkiye pazarında beklentileriniz nelerdir?
Salgının en kötü kısımlarının çoktan geride kaldığına inanıyorum. Ancak bugün Türkiye’nin yanı sıra birçok ülke ekonomik zorluklarla karşı karşıya. Bu durumun sonsuza kadar sürmeyeceğine ve istikrarlı bir duruma ulaşacağına inanıyorum. Türkiye’de mali durumun istikrara kavuşmasının biraz daha zaman alacağını tahmin ediyorum. Büyüme, üretim ve ihracat devam ediyor, dolayısıyla toparlanma hızlı olacak. Bizim için önemli olan yatırımların yüksek seviyede devam etmesi. Matbaa sektörünü destekleyecek orta ve uzun vadeli planlar üzerinde çalışıyoruz. Bu ziyaret de bu çerçevede gerçekleşiyor. Türkiye’deki müşterilerimizin Japonya’daki en son çözümleri, teknolojileri ve farklı türden gelişmiş fabrikaları görmelerini ve gelecekte işlerini nasıl büyüteceklerine dair vizyonlarını geliştirmelerine yardımcı olmayı istiyoruz. Ekipman ve hizmet tedarikçileri olarak onlara eşlik etmeye ve onlara mümkün olan en iyi çözümleri sunmaya hazırız.
- Geri bildirimlerini almak için Türkiye’deki matbaaları ziyaret ettiniz. Ayrıca Türkiye ekonomisini çok yakından takip ediyorsunuz. Gördüğünüz gibi Türkiye’nin diğer Avrupa ülkelerine göre farklı ekonomik sorunları ve zorlukları var. Komori’nin Türkiye’deki olumsuz durumların üstesinden gelmek için özel planları var mı? Komori olarak Türkiye’deki yatırımlara nasıl destek vermeyi düşünüyor musunuz?
Komori, müşterilerin yatırımlarının finansmanı için kendi ihtiyaçlarına ve ülkelerinin genel mali koşullarına daha uygun yerel çözümler bulmalarını bekliyor. Ekipman ve hizmet tedarikçisi olarak müşterilerimizin ihtiyaçlarına en uygun çözümleri seçmelerini ve projelerinin başarısını sağlamayı birincil desteği görüyoruz. Satış öncesi, satış, kurulum ve kurulum sonrası süreçlerde distribütörümüzü destekleyeceğiz. Bir diğer önemli nokta ise mevcut makinelerin beklenen en seviyede çalışmasını ve müşterilerimiz için iyi düzeyde performans ve doğru kalitede üretim yapmalarını sağlamaktır. Bu süreçleri desteklemek için gerekli her türlü desteği sağlamaya hazırız.
- Japonya’daki bu etkinlik aracılığıyla Türkiye’deki matbaacılarla buluştunuz, pazarı, ihtiyaçları, beklentileri tartıştınız. Türk matbaacılardan doğrudan geri bildirim alma şansınız oldu. Matbaacıların beklentileri ve pazar hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Farklı profillere sahip Türk matbaacılarla bir araya gelmek etkileyiciydi. Bazıları ticari ve kitap baskısında, bazıları ambalajda ve bir kısmı da her ikisinde de uzmanlaşmış. Farklı işlere sahip olmalarına rağmen, mevcut tesislerini modernize etme konusundaki ortak ilgilerini görebiliyoruz. Modernizasyon, daha iyi bir performans düzeyinde, üretkenlikte ve kalitede çalışmayı içeriyor. Ayrıca, yenilikçi modern tarafta yeni ekipmanlara orta ve uzun vadeli yatırımlar için iyi bir niyet var. Tabii ki bu Türkiye’nin mali durumuyla da ilgili. Burada Türk pazarının hala dinamik olduğunu ve üretimin devam ettiğini gördüm. Ekonomik sorunlar sona erdiğinde, Türkiye baskı endüstrisi iyi bir yatırım ve modernizasyon aşamasından geçecektir.