“İnanıyoruz ki 100. yılımızı kutlayabilmemizin nedeni büyük ölçüde “Kando” yönetim felsefemiz altında geliştirmeye devam ettiğimiz teknolojilerin pazar tarafından sürekli olarak talep edilmeye devam edilmesidir”
Baskı ve ilgili teknolojilerin küresel markalarından Komori, bu yıl 100. yıl dönümünü kutluyor. 1923 yılında Japonya’da kurulmuş olan ve dünyanın en büyük baskı makinesi üreticilerinden biri haline gelen şirket, yenilikçi ürünleri ve yüksek kaliteli hizmetleriyle tanınıyor. Komori’nin yüz yıllık geçmişi, matbaacılık endüstrisinin gelişimini de yansıtıyor. Şirket, ofset baskının öncülerinden biri oldu ve sürekli olarak yeni teknolojiler ve üretim yöntemleri geliştirmeye devam ediyor. Komori International Başkanı Satoshi Mochida, şirketin 100. yıl dönümü vesilesiyle sorularımızı yanıtladı.
- Yüz yıllık geçmişinize baktığınızda Komori’nin hangi yenilikleri ofset teknolojisine ve terminolojisine katkıda bulunarak şirketin ofset teknolojisinde yenilikçi ve öncü bir marka olmasının önünü açtı? Şirketi yüz yıldır ayakta tutan unsurlar neler oldu?
Komori, 1980’lerde Otomatik Kalıp Değiştirme (APC) sistemi ve Baskı Kalitesi Kontrol (PQC) sistemi gibi yenilikçi iş gücü tasarrufu sağlayan çözümleri piyasaya sürerek diğer baskı makinesi üreticilerine öncülük ederek uluslararası pazarlara tam ölçekli açılmaya başladı. Bunu, in-line lak üniteleri ve ara kurutma üniteleri gibi baskıya değer katan teknolojilerin geliştirilmesi izledi. Daha yakın zamanlarda, başlangıç kâğıt firesini ve diğer malzeme tüketimini (KHS-AI) en aza indirmek için mürekkep besleme hacmini optimize etmek için baskı makinesi kontrollerini ve süper kısa üretim teslim süresi (H-UV) sağlayan yüksek hassasiyetli UV mürekkepleri ve düşük enerjili UV ışınlama cihazları kullanan proses teknolojisini daha da rafine ediyoruz.
İnanıyoruz ki 100. yılımızı kutlayabilmemizin nedeni büyük ölçüde «Müşteri Kando» yönetim felsefemiz altında geliştirmeye devam ettiğimiz teknolojilerin pazar tarafından sürekli olarak talep edilmeye devam edilmesidir. Ayrıca, yıllar içinde geliştirdiğimiz hassas işleme ve üretim teknolojisi ile desteklenen ürünlerimizin baskı kalitesi ve yüksek güvenilirliğinin de önemli faktörler olduğuna inanıyorum.
- Bugün matbaasında Komori’den vazgeçmeyen müşterileriniz var. Komori ofset baskı kalitesini popüler kılan ve Komori’ye özgü kaliteyi yaratan teknolojileri kısaca özetleyebilir misiniz?
Ürünlerimiz, uzun süre boyunca istikrarlı çalışma ve güvenilir baskı kalitesini sürdürme ve yeniden üretme yetenekleri nedeniyle birçok müşteri tarafından büyük beğeni topladı.
Bunun büyük ölçüde, ürünün bir üreticinin bakış açısından ziyade, gerçek müşteri ihtiyaçlarına odaklanan bir kullanıcı bakış açısıyla geliştirilmiş olmasından kaynaklandığına inanıyorum. Örneğin, makinelerimizde kullanılan çeşitli teknolojiler arasında, bizi diğer üreticilerden ayıran, uzun yıllar süren ürün geliştirme ve model değişiklikleri boyunca miras alınan ve evrilen bazı teknolojiler var. Bu teknolojiler arasında, baskı başlangıcından itibaren optimum ayarları korumak için baskı makinesini kontrol eden KHS-AI sistemi ve baskı sırasında minimum ve optimum su miktarını koruyabilen Komori’nin benzersiz nemlendirme sistemi Komorimatic yer alıyor.
- Baskı, özellikle ‘akıllı’ üretim süreçlerinin benimsendiği ambalaj ve yayıncılık alanında otomasyon ve robotik teknolojilerin ön plana çıktığı bir dönüm noktasında; Komori bu süreci nasıl değerlendiriyor? Ticari baskı, ambalaj baskısı, güvenlik baskısı ve dijital baskı için gelecek neler vaat ediyor?
Akıllı fabrikaların gerçekleştirilmesini teşvik etme açısından Komori, ‘Bağlantılı Otomasyon’ geliştirme konsepti altında baskı öncesi, baskı ve baskı sonrası prosesler ve işleme sonrası proseslerde kâğıt taşıma ve yükleme arasındaki iş bilgisi bağlantısının otomasyonu için çalışıyor. Bunun temelini Komori’nin IoT bulut otomasyon sistemi KP-Connect oluşturuyor. Geçen yıl IGAS’ta (Uluslararası Grafik Sanatlar Fuarı, Tokyo), tüm baskı süreçlerinin koordinasyonunu göstermek için KP-Connect’i kullandık ve özellikle ticari baskı ve W2P için otomatik bir çalışma işlevi olarak Autopilot konseptini duyurduk. Ayrıca ambalaj baskısı için otonom operasyon (Autopilot) elde etmek amacıyla görünüşte özel renkler üreten bir proses teknolojisi olan Akıllı Renk sistemini geliştiriyoruz. Dijital baskı konusunda ise 2008 yılından bu yana daha büyük ebat, daha yüksek hız, daha yüksek kalite konseptini hedefleyerek ürün satışlarını genişletiyoruz ve şu anda yeni nesil bir dijital baskı makinesi üzerinde çalışıyoruz.
- Komori, MBO Grup şirketlerini devralarak baskı sonrası sektörüne girdi, bu genişleme size neler kazandırdı, baskı sonrasında matbaaları ne gibi yenilikler bekliyor?
Komori, baskı endüstrisi için toplam bir çözüm sağlayıcısıdır ve ana sütunlarımızdan biri Baskı Mühendisliği Hizmet Sağlayıcısı (PESP) işidir. Bu çabanın bir parçası olarak, 2015 yılından bu yana baskı çevre birimleri serimizi genişletmek için çalışıyoruz. MBO’nun gruba katılımı sayesinde ürün yelpazemizi genişlettik. Aynı zamanda MBO’nun baskı sonrası işleme ve dijital baskı makineleriyle iş birliği alanındaki gelişmiş otomasyon teknolojisi (robotizasyon) Komori’ye daha da büyük faydalar sağlayacak. Bu, gelecekte Komori’nin Akıllı Fabrika konseptine ulaşmasında önemli bir parça olacak.
- Baskının geleceği, dijital iletişimin hayatımıza girdiği geçen yüzyılın son on yılından bu yana güncelliğini koruyan bir konu. Komori’nin bu konudaki stratejisi nedir? Bu strateji hangi somut verilere dayanıyor?
Dijitalleşme hareketinin basılı medya üzerinde şüphesiz büyük bir etkisi olacaktır. Bununla birlikte, son zamanlardaki çevresel kaygılar nedeniyle ambalajlar plastikten kâğıt ve kartonlara doğru değişiyor. Kuzey Amerika’da dijital ürünlerin çoğalması dijitalden biraz da uzaklaşmaya neden oluyor ve bazı satış promosyonları kâğıda geri dönüyor. Elbette Komori, daha büyük, daha hızlı ve daha yüksek kaliteli dijital makineler geliştirme ve satma çabalarını güçlendirmek için 10 yılı aşkın süredir geliştirdiği dijital inkjet teknolojisinden yararlanacaktır (DPS işi). Ayrıca, baskı teknolojisine daha geniş bir açıdan bakarsak, olanakları hâlâ genişlemektedir.
Komori 100. yıldönümü için yeni bir amaç belirledi: “Baskı teknolojisi ile topluma katkıda bulunarak Kando’yu beklentilerin ötesine taşımak.” Gelecekte Komori, metin ve görüntüleri yalnızca kâğıt üzerine değil, aynı zamanda çeşitli diğer baskı altı materyallere de basarak müşterilerine değer sağlamaya devam edecektir. Baskılı Elektronik devre üretim işimiz halihazırda devam etmektedir ve ince devre kartı baskısı da dahil olmak üzere yarı iletken üretim alanına büyük bir hamle yapmak istiyoruz.
- Türkiye Cumhuriyeti’nin de bu yıl 100. yılını kutluyor olması güzel bir tesadüf. KOMORI 100. Yıl kutlama programınızda neler var?
Evet çok güzel bir tesadüf. Bu yılın başından beri, iş yerlerimizin bulunduğu her bölgede iç ve dış paydaşlarımıza çağrıda bulunarak anma törenleri düzenliyoruz. EMEA bölgesi için, gelecek yılki Drupa 2024 fuarına katılanlara odaklanan bir kutlama etkinliği planlama aşamasındayız.
- Aras Grup organizasyonu ile Türk matbaa temsilcileri Komori fabrikasını ziyaret etti. Bu ziyarette matbaacıların ilgi noktaları ve soruları beklentilerinizi karşıladı mı, izlenimleriniz nelerdir?
Ambalaj baskı pazarındaki büyümenin gelecekte de devam etmesi bekleniyor ve Komori ana pazarlarda aktif çalışmalar yaparak kendisine olan güven ve bilinirliğini istikrarlı bir şekilde artırıyor.
Bu kez Japonya’yı ziyaret eden çok sayıda matbaacının ambalaj baskısı sunma teknolojilerimizin geldiği yüksek beceri seviyesi ile ilgilendiğini biliyoruz. Tsukuba Fabrikası’nın Grafik Teknoloji Merkezi’ni ziyaret ettiklerinde, ambalaj baskısı için amiral gemimiz olan GLX740A çift laklı baskı makinesinin yüksek hızlı, yüksek kaliteli üretim seviyesini ve çeşitli yeni otomasyonların mümkün kıldığı “süper kısa hazırlık teknolojisine” tanık oldular. Ticari baskı alanında, çoğunlukla Asya›da 140›tan fazla kurulum geçmişine sahip olan GLX40RP – özel çevirmesiz çift taraflı baskı makinesi hakkında oldukça fazla soru aldık ve misafirlerimiz Japon matbaa üreticilerinin fabrikasındaki verimlilik yöntemlerine doğrudan tanık oldular.
Koronavirüs salgını nedeniyle seyahat kısıtlamalarının sona ermesinden bu yana ilk kez Türk müşterilerimizi ağırlama ve en son teknolojilerimizi doğrudan tanıtma fırsatına sahip olmak bizim için büyük bir mutluluktu. Japonya’ya bu ziyareti planlayan Aras’a ve etkinliğe katılan misafirlerimize bir kez daha şükranlarımı sunuyorum. Bu fırsatı tekrar yakalamak için de sabırsızlanıyorum.