Beşinci yılında rekor makina satışını hedefleyen, istikrarlı olarak artan satışlarıyla bir iki yıl içinde mevcut tesislerinin büyüme için yetersiz kalacağını öngören şirket yönetimi şimdiden yeni yer arayışında
Koenig Bauer Duran, 2018 Aralık ayı başında Koenig & Bauer – Duran Makina birleşmesiyle kurulmuştu. Şirketin hedefinde geçen yıl kırdıkları rekoru bir kez daha kırarak rekor makina satış hedefi var. Talepte ve organizasyondaki istikrarlı büyüme sonucu şirket mevcut bina da ve makina parkında kapasitesinin sınırlarına yaklaşmış bulunuyor. Koenig & Bauer Duran Genel Müdürü Abdurrahman Küçükaras, Katlama Yapıştırma Makinaları Satış ve Pazarlama Müdürü Eren Şentürk ile şirkette ve ürün portföyündeki, pazarlarındaki son gelişmeleri konuştuk.
- Koenig & Bauer Group şirketi olmanızın beşinci yılındasınız. Bu süre nasıl geçti? Dünya pazarlarına açılma yolunda katkısı ne oldu?
E. Şentürk: Biz kuruluşu 1989 yılında gerçekleşen, Türkiye’de çok bilinen bir firmayız. Koenig & Bauer bünyesinde olmanın daha farklı pazarlara ulaşmamızda çok faydası oldu. Koenig & Bauer bize göre çok daha büyük bir firma. İki tarafın birbirini tanıması ve şirketin Koenig & Bauer yapısına entegre olması her iki firmanın da esnekliği ve kabiliyeti sayesinde çok çabuk oldu. Sonuçta güzel adapte olduk ve şu anda Koenig & Bauer Group birçok firmaya baskı, kesim ve katlama yapıştırmada komple hat satışları yapıyor. Müşterilerimiz de bundan çok memnun. Çünkü hepsini tek tedarikçiden alabilme imkânına sahip oldular. Müşterilerimize bu durumun bir çok yönden avantajı var. Makinaların kullanıcı arayüzleri baskı, kesim ve katlama yapıştırma makinalarında birbirine çok benziyor. Sadece yönetim değil teknik ekip de entegre çalışıyor. İster Koenig Bauer Iberica, ister Koenig Bauer Duran makinasında bir ekrana baktığınız zaman bunu rahatlıkla görebiliyorsunuz.
Ortak kullandığımız ürünler de var. Bunlardan biri Logotronic. Hem kesim hem de katlama yapıştırma makinalarında Logotronic ile raporlama yapıp sonra ERP ve SAP sistemleriyle veri paylaşımı yapabiliyoruz. Ayrıca telefon aplikasyonlarımız da aynı formatta olacak.
- Baskıda başka marka makinalarla çalışan müşteriler de var, bu uygulamalar onlar için de kullanılabilir mi?
E. Şentürk:Tabii sadece Rapida ya da sadece katlama yapıştırma makinası alan müşteriler de var. Onlar da Logotronic’e sahip olabiliyor ve veri paylaşımı yapabiliyorlar. Makinalar farklı olsa da arayüze adapte olmaları çok daha hızlanmış oluyor.
“Pandemi sürecinden sonra olukluya verdiğimiz makinalar da çok arttı”
- Katlama yapıştırma makinalarınızın modellerinde ve özelliklerinde bu süreçte ne gibi yenilikler, değişiklikler oldu
E. Şentürk: Dört modelimiz var: Omega’nın Allpro, Intro, Alius ve Magnus modelleri. Allpro ana modelimiz. Üç formata ayırdık: Küçük format (55, 70, 90 cm), orta format (110, 130, 145 cm) ve oluklu için büyük format (165, 185 cm). Intro da 110 cm’den başlıyor, 145 ve 165 olarak üç ölçümüz var. Intro bizim başlangıç seviyesi makinamız. Alius, hızlı (600 m/dak.) makinamız ve 70, 90, 110 olarak üç ölçümüz var. Magnus sadece oluklu için tasarlanmış bir modelimiz ve iki ölçüde (210, 230 cm) sunuluyor.
- Oluklu mukavva ambalaj son yıllarda çok gelişti, Magnus’a talep nasıl?
E. Şentürk: Magnus 15 yıldır sunduğumuz bir model ve eskiden karton için modeller daha çok ilgi görürken pandemi sürecinden sonra olukluya verdiğimiz makinalar da çok arttı. Bu konuda geliştirmeler de yapıyoruz. Bir önceki soruya cevap olarak da eklemek isterim: Katlama yapıştırma makinalarının önü ve arkası için de geliştirmeler yapıyoruz. Otomatik toplama ve otomatik yükleme üniteleri üzerinde de çalışıyoruz. Kimisini kendimiz yapmaya devam ediyoruz, kimisini de dünyaca ünlü iş ortaklarıyla geliştiriyoruz. En başta robotlu yüklemeden başlayarak, katlama yapıştırma makinası arkasında otomatik toplama üniteleri, sonra robotlarla palete dizme, paletleri bir yerden başka bir yere transfer etme gibi işlemleri yapan ürünler de sunuyoruz. Bunların planlarını biz yapıyoruz, müşteriye sunuyoruz; müşterinin onayından ya da talepleri varsa gerekli değişikliklerden sonra, yurt dışındaki iş ortaklarımızla birlikte üretimini gerçekleştiriyoruz.
- Yazılım tarafında neler yapıyorsunuz?
E. Şentürk: Burada dört yazılımcı elektronik mühendisi ve bir adet üniversitede ders veren doçent danışmanımız var. Makinelerimizin yazılımın in house olarak yapıyor ve geliştiriyoruz.
- Son KASAD toplantısında Iberica’da Koenig & Bauer tarafından yapılan geliştirmelere de değinilmişti; Koenig & Bauer, Omega modellerine kendi markasını eklemek dışında geliştirmeler anlamında katkı yaptı mı?
E. Şentürk: Bunu Iberica’da yaptılar ve baskı makinalarının yükleme bölümünü Iberica’ya transfer ettiler. Geçtiğimiz dönemde de yeni bir model piyasaya sürdüler. Cutpro Q. Rapida’nın yükleme bölümü Iberica kesim makinalarına ekleniyor. Bu kesim makinalarında mümkün ama katlama yapıştırma çok daha farklı. Zaten 2018’de satın alma öncesinde bizi ziyaret ettiklerinde teknik ekip de yönetim ekibiyle birlikte gelmişti ve makinalarımızın kalitesini onaylamıştı. Birtakım önerilerde bulunuyorlar ama kökten bir değişiklik şu anda söz konusu değil.
- Almanya’daki KASAD etkinliğindeki gösterilerde dillendirilen bir şey vardı: Birkaç yıl içinde proseste tamamen otomasyona geçilecek ve tüm proses birkaç kişiyle kontrol edilebilecek deniyordu. Siz de bunu Omega’da da hayata geçireceğinizi söylemiştiniz. Bu konuda hangi aşamadasınız?
E. Şentürk: Tam otomatik yükleme ve toplamada bir başlangıç yaptık ve bu konuda halihazırda full çözüm sunuyoruz. Onun dışında Logotronic yazılımı da bunu destekliyor. Sunumda da bahsetmiştim, full otomatik ayarlama sistemlerimiz de var. Operatörün tüm ayarları yapıp makinaya kaydetmesinden ziyade, makinaya ölçüleri girip makinanın tüm kayış ayarlarını ve bir çok özellik ayarını otomatik yaptığı bir sistem söz konusu. Son teknoloji hafıza sistemi bu ayarları yapabiliyor ve Logotronic ile bilgisayarlarda paylaşabiliyor. Bu üretim planlamasını da kolaylaştırıyor.
- Koenig & Bauer Duran’ın son beş yılda üretim kapasitesindeki değişimden bahseder misiniz? Pandemi süreci nasıl geçti ve önümüzdeki sürece nasıl bakıyoruz?
E. Şentürk:: Bu fabrikamızdaki kapasitemizin sınırlarına ulaşmak üzereyiz. Kapasite arttıkça yeni yere de ihtiyacımız olacak. Şimdiden yeni yerler araştırmaya başladık. Kapasitemiz dolduğunda hem ekip hem de makina parkını arttırarak yeni bir yere geçmek üzere çalışıyoruz. Yine bu çevrede daha büyük bir yer arıyoruz. Kiralamak, inşa etmek veya yeni bir bina almak gibi tüm alternatifler değerlendiriliyor.
Koenig & Bauer bünyesinde olmanın en hoşuma giden bir tarafı da bir demo merkezimizin olması. Almanya’da ve Amerika’da demo merkezlerimiz var ve müşterilerimiz orada çalışır durumda makinalarımızı görebiliyorlar, makinayı yakından inceleyebiliyorlar. Oradaki makina sayısını da arttıracağız. Şu anda Almanya’da tek modelimiz var. Üçe çıkaracağız. Müşteriler kendi kutularıyla, makinanın ne kadar hızlı ve kaliteli üretim yaptığını görebilecekler.
- Oluklu makinanız da olacak mı?
E. Şentürk: Şu anda bir plan yok ama belki Magnus gelecekte Würzburg’daki fabrikada sergilenebilir.
- Batıda büyük ambalaj devleri var, en çok hangisinde makinalarınız var?
E. Şentürk: Çok uluslu birçok firmada makinamız var. Bunların hepsi müşterilerin özel kutularına göre tasarlanmış özel makinalar.
“Özel makina yapabilmek en önemli yeteneklerimizden biri”
- Makina kurulduktan sonra, bir kutuya özel geliştirmeler yapabiliyor musunuz? Hangi modellerde yapabiliyorsunuz?
E. Şentürk: Allpro modellerimizde yapabiliyoruz. Allpro bizim esnek modelimiz. Makina kurulduktan sonra özel bir aplikasyon, özel bir bölüm gerekiyorsa daha sonra bunu retrofit edebiliyoruz. Zaten özel makina yapabilmek bizim en önemli yeteneklerimizden biri. Hızlı, kaliteli, özel ve sürdürülebilir makina yapmak bizim en önemli vasfımız.
- Koenig & Bauer’ın özellikle servis tarafında Türkiye’yi ikinci bir üs olarak kullanma planı ve servis yapınızı ofset makinalara servis verecek şekilde genişletme çalışmalarınız hangi aşamada
E Şentürk: Teknisyen arkadaşlarımız Almanya ve Çek Cumhuriyeti’ndeki fabrikalarda ofset makinalar konusunda eğitim alacaklar. İçlerinde elektronikçi ve mekanikçi arkadaşlar var. Yaklaşık iki senelik eğitimin ardından Türkiye’ye dönecekler ve dünyaya ofset makinalar konusunda servis vermeye başlayacaklar. Şimdi vizeler alınacak, yerler tutulacak ve bir iki ay içerisinde eğitime başlamış olacaklar. Zaten Koenig & Bauer bünyesinde bir kampüs var ve hem satış hem de servis personeli hem de yönetim kadrosu burada eğitim alıyor. Halihazırda yurt içinde servis için bir ekibimiz var. Ofset için servis ekibimiz de yurt içinde kurulumları yapıyor, servisini veriyor ve Almanya’dan talep olursa çevre ülkelere de destek veriyor.
A. Küçükaras: Öncelikle Türk insanının becerisinden, çalışkanlığından, yeteneğinden, işine olan sevgi ve saygısından dolayı bizimle çalışmak istiyorlar ve bizi bir üs olarak kullanmak istiyorlar. En önemli avantajımız İstanbul Havalimanı çünkü hemen her destinasyona uçuş var. Bir çağrı geldiğinde aynı gün ya da ertesi gün uçakla gitmek mümkün. Koenig & Bauer Duran olarak son bir buçuk yıldır servis organizasyonumuzda atılımlar yaptık. Ali Dursun arkadaşımız Servis Müdürü olarak göreve başladı. Çalışma vizesi sorununu çözersek gelecekte Avrupa’daki ofset makinaların servislerini bile biz verebiliriz. Çünkü eleman sorunu Avrupa’da da çok büyük bir dert.
- Çinli rakipleriniz de var, kendilerini geliştiriyorlar. O konuda ne düşünüyorsunuz?
E. Şentürk: Servis tarafımız çok güçlü. Hemen bugün, yarın servis gönderebiliyoruz. Teknoloji tarafında, makinaları birbirleriyle konuşturan, bilgisayarlar arası veri paylaşımı da yapan yazılımlarla otomasyon sağlıyoruz. Artık basit makinalardan çok, ileri teknoloji kullanan makinalarımızla öne çıkıyoruz. Özel makina tasarımı yapabilmemiz sayesinde dünyada rakipsiz olduğumuzu söyleyebiliriz.
A. Küçükaras: Avrupa’dan iki büyük ambalaj devi aynı proje için doğrudan bize geldi. Çünkü özel makina söz konusu olduğunda iyi olduğumuzu biliyorlar. Servis konusunda da çok iyiyiz. İngiltere’de ziyaret ettiğimiz bir müşterimiz, ben söze başlamadan servisimizi övdü. Yedi yaşındaki makinamızdaki sorunu iki saatte çözmüşüz, çok memnun kalmış, anlata anlata bitiremedi. Servis sayesinde ikinci makinayı pazarlamaya bile gerek kalmadı. Koenig & Bauer’ın da olumlu etkileri var. Yerimizde sayarsak, Çinliler bizi yakalayabilir ve fiyat avantajıyla öne çıkabilir ama sürekli kendimizi geliştiriyoruz.
Geçen sene bir sene içerisinde şimdiye kadar satılan en çok makineyi satarak ile rekor kırdık. Bu sene hedefimizi arttırdık ve gerçekleştireceğiz. Bina olarak kapasitemize çok yakınız.
“Dijitalde VariJET makinamız geliştirildi ve Almanya’da güzel bir noktaya geldik”
- Oluklu dijital tarafında gelişmeler, hedefler konusunda neler söyleyebilirsiniz?
A. Küçükaras: Koenig & Bauer olarak ouklu mukavva ambalaja daha fazla odaklanma konusunda kararlıyız. Geliştirdiğimiz makinalar var. Hazırlık aşamasındayız. Önümüzdeki dönemde gelişmiş makinalarla pazara gireceğiz.
Dijitalde VariJET makinamız geliştirildi ve Almanya’da güzel bir noktaya geldik. Çok büyük firmalarla projeler gerçekleştirildi ve başarılı oldu. O başarının verdiği öz güvenle makinayı Türkiye piyasasına da getirmek istiyoruz.
- Talep nasıl? Beklentiniz nedir?
A. Küçükaras: Türkiye gelişen bir pazar ve Almanya da bunu biliyor, bize gerekli motivasyonu sağlıyor. Kendi endüstrimizde son yıllarda çok ciddi atağa geçmiş durumdayız. Karton kullanımında Almanya ve İtalya’dan sonra Avrupa’da üçüncü sıradayız ve İtalya’ya çok yakınız. Çok önemli bir pazarız ve herkes bunun farkında.
- Ofset tarafında durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
A. Küçükaras: Büyük ebatta lider durumdayız. 70 x 100’de de makinamız çok iyi, alan herkes çok memnun ve iddialı olmaya çalışıyoruz. Büyük ebatta son yıllarda makinalar sattık ve şu anda Türkiye’nin en büyük firmalarından birinde 145 modelimiz kuruluyor. Yatırımlarını durdurmayacak ve yeni bir makina için de görüşüyoruz.