2021’de, Avrupa kendinden yapışkanlı etiketlik talebi, 2020’de % 4,3’lük bir artışın ardından %7 artarak yaklaşık 8,5 milyar metre kareye yükseldi. Bu büyüme rakamlarının altında tamamen zıt temeller yatıyordu. 2020 yılında gıda, kişisel bakım, medikal ve farmasötik ürünler gibi önemli sektörlerdeki etiket ihtiyacından kaynaklanan kendinden yapışkanlı etiketlere olan aşırı talep, 2021 yılının ikinci ve üçüncü çeyreğinde Avrupa genelinde beklenmeyen güçlü ekonomik toparlanma nedeniyle yeniden zirveye ulaşmıştı. Bununla birlikte, geçen yazdan bu yana ortaya çıkan genel tedarik zinciri kesintilerinden sonra, etiket sektörünün kaderi, Finlandiya’daki özel bir kâğıt fabrikasında ve son zamanlarda İspanya’daki başka bir tedarikçide uzun süren sendika grevleriyle 2022’in başından bu yana çarpıcı bir şekilde değişti.
Grevdeki kâğıt fabrikaları, Avrupa’da kendinden yapışkanlı etiketleri basmak, süslemek ve kesmek için kullanılan malzemelerin üretiminde kullanılan kağıt kalitelerinin %25’inden fazlasından sorumlu. Etiketler için ham madde tedarik zinciri, 2022’nin başlarında etiket üreticilerinin kendileri tarafından nispeten başarılı bir şekilde desteklenmesine rağmen (bu büyük ölçüde önceki güçlü ticaret dönemi ve mevcut etiket malzemesi rezervleri tarafından finanse edilmektedir), bu eğilimin 2022’nin ikinci çeyreğine kadar devam etmesi olası görülmüyor. Kalıcı kendinden yapışkanlı malzeme kıtlığı daha sonra Avrupa’daki gıda, ilaç, sağlık ve lojistik sektörlerinde fonksiyonel ve düzenleyici etiket ve ambalaj tedarikini ciddi şekilde bozabilir.
Etiketlerin etkisi
Etiket başına ortalama 10 cm² ’brüt’ boyut varsayıldığında, Avrupa’da yılda tüketilen 8,5 milyar metre kare, her hafta tüketilen yaklaşık 16,5 milyar etiketin astronomik miktarına karşılık geliyor. Bu kişi başına (haftada) yaklaşık 50 etiket demek. Etiketler, paketlenmiş et ve kümes hayvanları, içecekler, hazır yemekler, eczanedeki kişisel bakım ürünleri, reçeteli ilaçlar, süpermarket fiyat tartma etiketleme, depolama, ev teslimatları, yolcu valizleri etiketleme vb. gibi günlük ürün ve hizmetler vb. için kullanılıyor. Toplam ürün değerinin bir parçası olarak, tek bir etiketin maliyeti düşük olabilir, ancak etikete erişilememesinin mal üreticilerine, lojistik şirketlerine, tüketicilere ve nihayetinde Avrupa ekonomilerine ve toplumlarına zararı oldukça fazladır.
Ocak ayı sonundan bu yana, FINAT, ulusal etiket dernekleri ve bireysel etiket matbaaları, anlaşmazlığın müşterilerine, etiketlik üreticileri, etiket üreticileri, marka sahipleri, perakendeciler ve son olarak dükkanlardaki veya çevrim içi tüketicilere daha geniş etkisini dikkate almak için grevde ilgili taraflara başvurdu:. Şu ana kadar bu itirazlar müzakere sürecinin hızlanmasına yansımadı.
Vazgeçilmez etiketler
FINAT Başkanı Philippe Voet şöyle diyor: “Salgın sırasında gördüğümüz gibi, etiketler değiştirilmesi zor olan temel altyapının vazgeçilmez bileşenleridir. Üyelerimiz, müşterileri için yeni ve alternatif çözümler bulma konusunda her zaman çevik ve yenilikçi olmuştur. Bugün bile, hem kritik etiket tedariklerini güvence altına almak hem de çalışanlarımızı çalışır durumda tutmak için etiket değer zinciri ve topluluğu içinde sınırsız yaratıcılık vardır. Her ikisi de kalbimize çok yakın ve onlarla olan ilişkimizin devam eden bu anlaşmazlıkla ipotekli olduğunu görmekten hoşlanmıyoruz. Yeterli bir ham madde hattı olmadan, etiket dönüştürücüler teslim sürelerini uzatmaya, müşterilere öncelik vermeye, kapasitenin bir kısmını beklemeye almaya ve işçileri izne göndermeye zorlanacak çünkü etiketlere dönüştürülecek yeterli malzeme yok. Anlaşmazlığa karışan ortaklara, daha fazla gecikmeden üretime devam etmek için mümkün olan her şeyi yapmaları için bir kez daha çağrıda bulunuyoruz.”
