Ali Tamer Ardıç
Sonbaharla birlikte hareketlenme de başladı. Özellikle ticari baskı tarafındaki bu canlanma uzun zamandır kan kaybeden bu alanda ümitleri arttırıyor. İki yıldır Pandeminin iş hayatı ve psikolojilerimiz üzerindeki olumsuz etkileri hepimizde moral bozukluğuna neden olmuştu. Eylül ayının ikinci yarısından sonraki kısmi canlanma bu olumsuz havayı bir miktar dağıtıyor. Eski rutinimize dönmenin göstergelerinden biri olan fuarların devreye girmesi de olumsuz havanın dağılmasında bir etken.
Ticari baskı tarafındaki hareketlenme birçok etkene bağlı. Pandemi algısının değişmesi, sezonun başlaması, eğitim kitaplarının üretilmesinin dar bir takvime sıkışması ve tirajların düşmesi ile bazı eğitim kitapları baskılarının tabaka ofsete kayması bu etkenler arasında. Tabaka ofset tarafındaki bu dolaylı hareketlenme özellikle Ankara gibi eğitim yayınlarının yoğun olarak üretildiği kentlerimizde belirgin. Bu kısmi canlanma henüz önümüzdeki sisleri dağıtmamış olsa da ümit verici.
Türk basım sektörü ambalaj alanında kat ettiği mesafeyi perçinleyecek yatırımlarına devam ediyor. Ceren Pack’ın Heidelberg Speedmaster XL 162-5+L büyük ebat sıfır makine yatırımı, teknolojik yenilikleri ile firmanın üretimine güç katıyor.
Sektör ticari baskı tarafında da önemli atılımlar yapıyor. Eskişehir’in modern basım işletmelerinden Temiziş, Screen 520HD Mono dijital baskı makinesine yatırım yapan dünyadaki ilk basım işletmesi oldu. Daha önce de bir Screen dijital baskı makinesine yatırım yapmış olan firma dijital baskı alanındaki etkinliğini iyice arttırdı. İstanbul’da Pelikan Basım iki sıfır Komori B1 format 4 ve 5 renk + Lak H-UV baskı makinesi ve ihracat rüzgârı ile yelkenlerini şişiriyor. Halen üretiminin %75’ini ihraç eden Pelikan Basım bu oranı yıl sonunda %85’e çıkarmayı öngörüyor.
Ankara’nın önemli yayın matbaalarından Ayrıntı Basım da atakta. Yeni 10 bin metre kare kapalı alana sahip binasına geçen firma 32 sayfa kurutmalı web ve Heidelberg Suprasetter VLF CtP ile kapasitesini ve kalitesini yükseltti.
Fuarlar sektörün önemli dinamiklerinden. Dijitalleşme, sanal etkinlikler ve toplantılar son dönemde yoğun olarak hayatımıza girmiş olsa da fuar atmosferi bir başka. Bunu iki yıl sonra yapılan ilk sektörel fuar olan Sign İstanbul Fuarı’nda da gördük. Fuarın katılımcı cephesinde bazı firmalar yer almamış olsa da yerli ve yabancı ziyaretçi sayısı ve niteliği herkesi memnun etmiş durumda. Ziyaretçiler salonlarda dolaşarak sergilenenlere dokunup, bilgi ve örnek alıp; yüz yüze ilişkiden ve yaratılan sinerjiden beslenmiş olarak işlerinin başına döndüler. Şimdi önümüzde Avrasya Ambalaj Fuarı var. Ambalaj sektörü TÜYAP salonlarında bir araya gelecek. Avrasya Ambalaj İstanbul Fuarı’nın da başarılı bir performansla sahne alacağını ön görmek zor değil. Ambalaj alanında faaliyet göstersin ya da göstermesin bütün sektör profesyonellerinin fuarı ziyaret etmeleri, havayı teneffüs edip yaratılan sinerjiden paylarını almaları için 20-23 Ekim tarihleri arasında TÜYAP salonlarda olmalarını öneririm.
Fuarlarla birlikte üzerimizdeki ataletin atılmış verimli ve kazançlı mesailere geçilmiş olmasını diliyorum.
Keyifli okumalar.