-
Her dört matbaadan üçünün siparişleri, her üç matbaadan ikisinin ciroları düşüşte
-
Ciroları artan veya değişmeyen basım işletmeleri yayın ve ambalaj tarafında ve çoğunluğu ihracatçı
-
Ciroları artanlar da kârlılıkların azaldığına dikkat çekiyor
Geçen yıl Nisan ayında koronavirüs pandemisi ve kısmi karantina önlemlerinin sektöre etkisini anlamak için bir anket yapmıştık. Bir yıl sonra, 700’ü aşkın e-posta adresine güncellediğimiz anketimizin linkini gönderdik. Aynı linki sosyal medya hesaplarımızda da paylaştık. Geçen yılki anketimizde yer alan benzer soruları yönelttiğimiz ve bir kısmı aynı firmalardan oluşan bir matbaa grubu ile anketi yeniledik.
Anketimize geçen yıl 51 matbaacı katılmıştı, bu yıl dijital baskı işletmelerini de dahil ettiğimiz ankete toplam 61 matbaacı yanıt verdi. Bazı sorularda yanıt sayıları düşse de genel olarak geçen yıldan daha iyi bir katılım oldu. Anketimize katılanlar arasında karton – oluklu ambalaj sektörünün ve ticari matbaaların en büyük firmaları da bulunuyor. Yanıtların hayli ayrıntılı olmasıyla anketin sektör için anlamlı sonuçlar verdiğini söyleyebiliriz. Katılımcı profilinde, normal koşullarda sektörün en başarılı firmalarının ve birkaçı ve İSO İlk 1000’de yer alan bazı ambalaj sanayi firmalarının temsilcileri de var.
Ankete katılan 61 matbaacının 4’ü sosyal medya mecralarımızdaki duyurulara yanıt vererek katıldıkları için sistemde görünmüyor. Diğer 57 matbaacının illere göre dağılımını ilgili haritada görüyorsunuz. Katılımın yarıya yakını, İstanbul ve Ankara’dan gerçekleşti.
Ankete katılanların faaliyet konularına göre dağılımını Grafik 1’de görüyorsunuz. En büyük kümeyi Ticari Baskı (%52.5), ikinci kümeyi Karton Ambalaj (%31.1) oluşturuyor; Etiket (%9.8) ve Dijital Baskı (%6.6) onları takip ediyor.
Yatırımların büyük bölümü beklemede
İkinci sorumuz salgının sektörün gelişimi için en önemli konu olan yatırımlara etkisini anlamaya dönüktü. “Salgın öncesinde yatırım projeniz var mıydı” sorusuna tüm katılımcılar yanıt verdi ve ezici bir çoğunluk (%82.0) yatırım planı olduğunu belirtti (Grafik 2).
Bu projelerin akıbetini bir sonraki soru ile anlamaya çalıştık. Grafik 3, bir yıl sonra söz konusu projelerin durumunu gösteriyor.
Bu sorumuza 60 matbaacı yanıt verdi. Projelerin hepsinin beklemede olduğunu belirten matbaacılar çoğunlukta. “Tümünü gerçekleştirdik” ve “Kısmen gerçekleştirdik” yanıtları da yatırım gibi maliyetli bir konu için azımsanmayacak oranlarda… Bunu özellikle yurt içinde ve dışında pek çok kısıtlamanın ve gelir kaybının söz konusu olduğu bir ortamda, sektörün dinamizminin bir işareti sayabiliriz.
Salgın çalışma rutinlerini değiştirdi
Salgın matbaacıların günlük çalışma rutinlerini ne oranda değiştirdi? Bunu anlamaya dönük sorumuzu ankete katılanların tamamı yanıtladı. Sonuçları Grafik 4 gösteriyor. Beş matbaacıdan birinin günlük çalışma rutinini devam ettirdiğini görüyoruz. Diğerlerinin vardiya, personel ve çalışma şekli anlamında tamamen ya da kısmen değişikliğe gittiği anlaşılıyor.
Bu sorunun yanıtını biraz açmak için matbaacıların salgınla ilgili hangi önlemleri sürdürdüklerini öğrenmek istedik. Bu kapsamlı sorumuza 49 matbaacı yanıt verdi. Yemekhane ve çalışma alanlarında maske, mesafe, genel temizlik ve ozonla hijyen ve dezenfekte uygulamaları yaygın uygulamalar. Evden çalışabilecek personelin evden çalışması, giriş ve çıkışta ateş kontrolü, atıl makinelerin personelinin izinli sayılması, en ufak şüphe durumunda personelin teste gönderilmesi, part time çalışma, mesai saatlerinde düzenleme, personel geliş – gidişlerinde toplu taşıma kullanmama, yüz yüze görüşmelerden kaçınma, gerektiğinde işletme bünyesinde test ve filyasyon çalışmaları, yemekhanede ambalajlı servis malzemeleri kullanımı, makinelerin dezenfeksiyonu, personele vitamin takviyesi, az personelle sınırlı çalışma gibi ilave önlemler uygulayan matbaalar da var.
Siparişler ve cirolar
“Salgında geçen bir yılın ardından siparişleriniz nasıl etkilendi” sorumuza 54 yanıt aldık. Sonuçları Grafik 5’te gösteriyoruz.
Dört matbaacıdan üçü siparişlerin azaldığını bildiriyor. Siparişlerindeki değişim oranlarını bildiren 42 firmadan aldığımız verilere göre, oran vererek artış bildiren 7 firmanın ortalama ciro artış oranı %27.9 olarak bulundu. Aynı şekilde oran vererek siparişlerde azalma bildiren 35 firma, ortalama %39.8 sipariş kaybı belirtiyor.
Ciroların durumu konusunda 53 matbaacı bilgi verdi. Her üç matbaadan ikisi ciroların azaldığını bildiriyor. Ciro kaybı konusunda oran veren 33 matbaacının ortalama kaybı %45’i geçiyor. Oranıyla artış bildiren 6 matbaacının ciro artışı ortalaması ise yaklaşık %32.
Sipariş ve ciroları sabit olanlar ve artanlar özellikle ambalaj ve yayın tarafında olanlar ve işlerini çeşitlendiren basım işletmeleri. Ticari matbaalarda büyük oranda ciro kaybı var. Cirosu değişmeyen ya da artan firmalarda da maliyet artışlarına bağlı olarak kârlılığın azaldığı bildiriliyor.
Matbaaların %41’i ihracatçı
Grafik 7’de görüldüğü gibi, ankete katılan 61 firmadan 25’i ihracat yapıyor. Bu, KOBİ ölçeğindeki basım işletmelerimizin sayısında ihracatçı olanlar için olumlu bir oranı (%41) işaret ediyor.
İhracat yapan firmalardan 23’ü ihracatın salgındaki durumu ile ilgili olarak oran vermek suretiyle ya da vermeden bilgi verdi. Bu firmalardan 6’sı ihracatının arttığını, 5’i değişmediğini, 12’si ihracatının azaldığını bildirdi. Artış oranları % 1-50 arasında, azalma ise %10 -100 arasında değişen oranlarda belirtiliyor. Yüzde 1 ihracat bildiren firma, ham madde, navlun, konteyner temini ve fiyatlarındaki sorunların ihracat artışını baskı altında tuttuğunu, normal koşullar oluştuğunda %30 oranında ihracata çalışabileceklerini belirtiyor.
Siparişleri azalan ve artan sektörler
Grafik 9: Siparişlerin azalmasında ve artmasında müşterilerinizin sektörleri itibarıyla kayda değer farklılıklar var mı?
Grafik 9’daki soruya ankete katılan 61 firmadan 60’ı yanıt verdi. Çoğunluk (%71.7) siparişlerin durumunun sektörlere göre farklı olduğunu bildiriyor. Sektörlere ilişkin açıklamalar, matbaalara göre de değişiyor. Bazı matbaaların örn. perakende gıda ve sağlık siparişleri azalırken, diğer bazı matbaalar aynı sektörlerden siparişlerin arttığını bildiriyorlar.
Perakende gıda, içecek, ilaç, kırtasiye, hırdavat, tekstil, lüks tüketim, sergi, fuar, konser, mobilya, inşaat, turizm, imalat, yayıncılık, sağlık, kozmetik, alkollü içkiler, akaryakıt, perakende süpermarket zincirleri, eğlence, kültür, düğün, iletişim, telekomünikasyon, teknoloji, sürekli form, sağlık, eğitim, otomotiv, el aletleri dahil hemen tüm sektörlerde siparişlerde azalma bildiriliyor. Tirajlarda 100 binlerden 10 binlere düşüş gibi etkileyici farklar söz konusu. Bir – iki matbaa yayınevlerini istisnalar arasında sayıyor.
Siparişleri artan sektörler arasında şu sektörler sıralanıyor: Paket teslimat yapan fast food gıda – restoran işletmeleri, yemek dahil online teslimat yapan firmalar, sağlık, gıda (salgının başlangıcındaki hızlı yükseliş temposunun düştüğünün not edildiğini de belirtelim), temizlik ve kişisel bakım, sağlık, yayıncılık, dezenfektan (etiket), maske (karton kutu) artış yaşanan sektörler ve ürünler. Ankete katılan ticari matbaalardan gelen yanıtlarda özellikle kutu ve etiket siparişlerindeki artışa dikkat çekiliyor; yanıt verenler arasında etiket ve ambalaja yöneldiğini belirten bir matbaacı da var.
İthal malzemede sorun var
Grafik 10: Koronavirüs salgını dolayısıyla ithal malzeme temininde sorun yaşıyor musunuz?
Ankete katılanların % 79.7’si (bu soruya yanıt veren 59 matbaacıdan 47’si) ithal malzeme temininde sorun yaşadığını belirtiyor (Grafik 10). Temininde gecikme, aksama sıkıntıları, fiyat artışları yaşanan ithal ürünler arasında ilk sırada Bristol dahil kartonlar, kuşe kâğıt ve kartonlar, kalıp, kahverengi kâğıtlar, renkli kâğıtlar, vinil grubu, PVC ve plastik malzemeler (özellikle Çin ve ABD menşeli olanlar), tutkal, selofan, UV lambalar, kimyasallar, boya ve diğer sarf malzemeleri bulunuyor.
Tedarik cephesinin en gerilimli konusu fiyatlar
Grafik 11: İthal malzemelere özel, kur artışıyla izah edilemeyecek, kayda değer fiyat değişikliği var mı?
Bu soruya ankete katılanların tamamı yanıt verdi. Ankete katılanların ezici çoğunluğu (%95.1’i), ithal malzemelerde kur artışlarıyla izah edilemeyecek fiyat artışları olduğunda hemfikir. Bu oran geçen yılın aynı ayında, yaklaşık aynı sayıda matbaacı ile yapılan ankette %29 bulunmuştu. Bu artışların önemli bir kısmının özellikle plastik başta olmak üzere ham maddelerde küresel piyasalara hakim olan kartellerin aşırı fiyat artışlarından ve tüm ithalatı etkileyen konteyner – navlun fiyatlarındaki artışlardan kaynaklı olduğunu biliyoruz.
Grafik 12: Virüs önlemleri nedeniyle tedariki durduran ya da aksatan firma var mı?
Virüs önlemleri nedeniyle tedariki durduran ya da aksatan firma var mı sorumuza 58 matbaacıdan, geçen yıla kıyasla anlamlı (%32’den %58.6’ya) bir artışla ‘evet’ yanıtı aldık. Tedarikteki aksama, yukarıda belirtilen ithal ürünlerin teminini de aksatıyor (Grafik 12).
Tedarikçilerle matbaalar arasındaki ilişkilerin en gerilimli olduğu alanlardan birinin servis olduğunu görüyoruz. Servis cephesinde gecikme ve fiyat artışlarından kaynaklı memnuniyetsizliğin geçen yıla göre hayli yüksek bir oranda (%32’den %83.1’e) olduğunu görüyoruz. Aslında geçen yıl bu kadar düşük olmasının nedeni matbaaların çoğunun çok düşük kapasiteyle çalışmaları ve bir kısmının belirli bir süre kısmen ya da tamamen kapalı olmalarıyla da açıklanabilir.
“Sektörün hangi girdilerinin yurt içinde üretilmesini zorunlu görüyorsunuz” sorumuza 39 matbaacı yanıt verdi. Yurt içinde üretilmesi gerekli malzemeler arasında Bristol başta olmak üzere kroma karton ve kuşe kartonlar, kâğıt, mürekkep, kalıp, tutkal, selofan, alkol, dijital baskı için 3. parti mürekkep ve çip, plastik ürünler, otokopi, boya, sarf malzemeleri, PVC, ondüle ve oluklu malzemeler bulunuyor.
Salgının hız kesmesi ümit ediliyor, aksi durumda küçülme ve kapanmalar olabilir
“Salgın Mayıs – Haziran ayları sonrasında da aynı yoğunlukta devam ederse sektör ve firmanız nasıl etkilenir” sorumuza 46 matbaacı yanıt verdi. Aslında her yıl Haziran’dan sonra sektörde talep düşer. Tatil ayları başlar. Bununla birlikte sektör talebin düşmesine hiç bu kadar duyarlı olmamıştı. Aldığımız yanıtlar, sektörün en güçlü firmalarının bile çok olumsuz etkileneceğini gösteriyor. Bu olumsuzluk sadece salgının yerel etkileriyle ilgili değil, ihracat ve ithalatta kısıtlamalar, lojistik, fiyat sorunlarıyla da ilgili. Girdi fiyatlarındaki artışlar, firmaların nakit dengesinin bozulması, olası ciro kaybını bazı firmalar için hayati bir sorun haline getiriyor. Birçok matbaa salgında öz sermayelerinden harcayarak ya da borçlanarak ayakta kalmaya çalışıyor. Talepte düşme olmasa bile, karton ve ambalaj kâğıtlarında temin sıkıntısı, yüksek malzeme maliyetleri matbaacıları kaygılandırıyor, bu dönemden en az zararla çıkmaya çalışıyorlar. Birçok matbaacı, salgının vaka sayıları azalmadan devamı halinde sektörde personel azaltma hatta kapanmaların kaçınılmaz olacağını düşünüyor. Ticari matbaalar, özellikle talebin kısmen canlı olduğu ambalaj ürünlerine yönelerek bu dönemi atlatmaya çalışıyor. Hem ambalaj hem de ticari baskı hizmetleri veren matbaalar ticari baskıda taleplerin azaldığını vurguluyorlar. Küçülme, üretime ara verme bazı matbaacının önünde seçenek olarak duruyor. Bir matbaacının, “Nefes almaya çalışırız”, bir başkasının, “Böyle bir durumda faaliyete devam etme şansımız oldukça zor olur” şeklindeki yanıtı, salgında vaka sayılarının azaltılmasının sektör için ne kadar kritik önemde olduğunu gösteriyor. Salgının hız kesmesi de beklentiler arasında.
Çoğunluk önlemlerin yetersiz olduğunu düşünüyor
Anketimizin son sorusu, “Salgına yönelik alınan önlemleri yeterli buluyor musunuz” şeklindeydi ve 60 matbaacı tarafından yanıtlandı. Ezici çoğunluk (49 matbaacı, %81.7) “Hayır” şıkkını işaretledi. Bu oran geçen yıl %49 bulunmuştu. Salgının uzun süre dalgalı seyri, önlemler konusundaki iyimser desteği de son derece azaltmış görünüyor (Grafik 13).
Sektör kritik eşikte
Matbaa Haber’in ikinci koronavirüs anketinin sonuçları, katılım geçen yıl benzer karantina önlemleri koşullarında yaptığımız anketten daha kötümser sonuçlar verdi. Bunda bir buçuk yıldır devam eden küresel salgının piyasalarda, küresel ticarette yol açtığı tahribatın, tedarik zorlukları ve ham madde, navlun fiyat artışlarının da etkisi var. Özellikle tedarik ve servis cephesinde matbaacılar çok daha mutsuz. Salgının uzun sürmesi ve bunun yol açtığı kalıcı etkiler, işe dönmek isteyen matbaacıların şevkini kırıyor.
Geçen yıl yapılması planlanmış olan ama salgın dolayısıyla önce ertelenip sonra iptal edilen ve 2001 Nisan ayında çevrim içi olarak gerçekleştirilen drupa öncesinde sektör büyük bir yatırım potansiyeli taşıyordu. Salgının getirdiği olumsuzluklar olmasaydı gerçekleştirilecek bu yatırımlar ve bunların sektöre kazandırdığı ivme gündemimizde olacaktı. “Salgından önce yatırım projeniz var mıydı” sorusuna verilen %80’i aşkın “Evet” yanıtı, basım sektörümüzün gelecek iyi günlere sakladığı potansiyeli vurguluyor. Bu yatırımların bir kısmı zor koşullarda gerçekleşti, büyük bölümü ertelendi ve beklemede. Salgından sonra, yaralarını sarabilen sektör firmalarını yatırım ve ihracat odaklı hareketli bir gelecek bekliyor.
Önümüzdeki aylarda salgının etkilerinin hafiflemesi beklentiler arasında. Katılımcıların özellikle salgının önümüzdeki aylarda aynı yoğunlukta devam etmesi halinde işletmelerinin ve sektörün nasıl etkileneceğine dair görüşleri, sektörün gerçekten kritik bir eşikte olduğunu düşündürüyor. Dileriz salgın aşılamanın da yardımıyla güç kaybeder ve yaz ayları basım sektörünün bu yıpratıcı sürecin yaralarını saracağı günler olur.