Firmanın Ankara’daki merkezine Kairos Makine ve Mühendislik A.Ş.’nin Ada Color dispensing sistemi kuruldu.
(Ankara) Ankara’nın önde gelen matbaa ve serigraf malzemeleri tedarikçilerinden Ares Basım Reklam Prodüksiyon ve Tanıtım Hiz. Ltd. Şti.’nin İvedik Organize Sanayi Bölgesi 1. Matbaacılar Sitesi’ndeki merkez binasına su bazlı flekso mürekkepleri için dispensing sistemi kuruldu. Kairos Makine Mühendislik A.Ş. tarafından üretilen ve kurulan sistem, Anadolu’da ticari olarak sektöre hizmet veren ilk yerli dozajlama sistemi olma özelliği taşıyor.
Uzun yıllar Dyo Matbaa Mürekkepleri ve birleşmeden sonra Toyo Matbaa Mürekkepleri’nde çalıştıktan sonra emekliye ayrılan ve Kasım ayından beri yönetimini devraldığı Ares Basım’ın başında olan Genel Satış Koordinatörü Bülent Nedim Temel ile yatırımı ve piyasanın son durumunu konuştuk.
Ares Basım ne zamandan beri flekso mürekkepleri temin ediyor?
Yaklaşık iki yıldır flekso sektörüne girdik. Toyo’nun da desteğiyle Ankara, Karadeniz Bölgesi’nde, Antalya’da flekso matbaalarla çalışıyoruz. Antalya’da bir şubemiz de var. Daha önce Samsun’da irtibat büromuz vardı.
Tahmin ediyorum bu sene içerisinde bir su bazlı artı bir solvent sistem daha gelecek. Bu sistem, ticari olarak (yani kendi bünyesinde olan firmalardaki sistemler dışında) Anadolu’da bir ilk.
Fleksonun son iki yıldaki gelişmesini nasıl görüyorsunuz?
Flekso sürekli büyüyen bir sektör. Özellikle gıda ambalajında kullanıldığından, Gaziantep, Karaman, Konya gibi illerde üretilen ve Orta Doğu’ya ihraç edilen gıda ürünleri ambalajları için flekso baskıya talep artıyor. Paketlerin dış ambalajları, ambalajlı ürünlerin tüketimi arttıkça artan hacimde üretiliyor.
Bir ofset renk yapım üniteniz var; flekso için dozajlama sistemine ne zaman karar verdiniz?
2010 yılından beri Ares Basım’ın bir ofset renk yapım sistemi var ve hizmet veriyor. Zaman içerisinde özellikle Antalya bölgesinden flekso mürekkep talebi arttıkça önce bayilerden temin etmeye çalıştık. Daha sonra talep arttıkça bu işin üstüne daha çok düşmemiz gerektiğine karar verdik.
Yaptığımız araştırmada Türkiye’de bize dozajlama sistemi kuracak üç dört firma olduğunu, bunlar arasında bize istediğimiz makineyi ve teknik desteği, hizmeti verebilecek firmanın Kairos Makine olduğunu gördük. Sertaç Bey ile temas kurduk. Bize gerekli teknik desteği ve her türlü kolaylığı gösterdi ve ondan dolayı Kairos’u tercih ettik.
Ben 2019 yılında şirkete gelince pazardaki talebi karşılayabilmek için bu iş üzerine yoğunlaştım. Kasım ayında karar verdik, makinenin kurulması Mart’ın ilk haftasına denk geldi. Başlangıç hedefim aylık 20 – 25 ton olacak. Buradan Bolu, Zonguldak, Eskişehir ve Kütahya’ya kadar hizmet verebiliyoruz. Karadeniz Bölgesi’ne hizmet verebiliyoruz. Sistemi kurduktan sonra Kayseri gibi illerden talep geliyor ve her gün yeni müşteriler oluşmaya başladı. Antalya Kemer gibi tatil yöresinden bile talep var.
Nasıl ambalajlarda sunuyorsunuz?
Standart tüketim miktarları 18 – 20 kiloluk ambalajlar oluyor. Ofset gibi 1-2 kg veya varil ambalaj yok. Müşteri isterse varil ambalaj da yaparız ama öyle bir talep yok. Daha büyük firmalarda bu işlerin hacimleri çok yüksek. Bizim müşterilerimiz aylık 3 – 5 kova tüketen firmalar.
Ofset nasıl gidiyor?
Dijitalin artması, internetin yaygınlaşmasıyla baskı sektörü geriliyor. Hatırlıyorum, 1 milyon tirajlı gazeteler vardı, şimdi en yüksek tirajlı olanının 100 bini bile bulduğunu zannetmiyorum. Sektörde mürekkep tüketimi de azaldı. Dergi, katalog, broşür, fatura basımında da ciddi düşüşler var. Ankara’da bence matbaaları ayakta tutan şey yayın sektörü. Ankara’da ciddi sayıda matbaa var ama üretim yok. Ne banka genel müdürlüğü ne holdinglerin merkezleri ne de çok büyük fabrikalar var. Turizm ile ilgili hiçbir şey yok. Bunlar olmayınca matbaa üretimi de az oluyor. Yöresel gazeteler de eskisi kadar basılmıyor.
İşinizde flekso ve ofsetin oranları nedir?
Yüzde 40 flekso, yüzde 60 ofset diyebilirim. Biz aynı zamanda serigrafi malzemesi, süblimasyon malzemesi, matbaa malzemesi, ofset matbaa mürekkepleri ve flekso mürekkepleri satıyoruz. Özellikle Antalya’da serigrafi kısmında ciddi cirolarımız var. Serigrafi çok hızlı bir şekilde tüketimi azalan bir sektör. Çakmak vb. promosyonlara baskı azaldı. Günlük kullanılan terlik üzerine basılan serigrafi mürekkebi satıyoruz. Promosyonda artık lazerle baskı yapılıyor. Serigraf ile basılması, ipek, kasnak, mürekkep, ragle, temizleyici, kimyasal emülsiyonlar demekti. Lazer altı yedi kalemi tümüyle ortadan kaldırdı.
Mürekkep ünitemizin bir kat üstünde 3 x 2 m ipek gerebildiğimiz bir kasnak germe makinemiz var. Camcılar, iş güvenlikçileri, trafik işaretleri, az da olsa ajanda kapakları vb. alanlardan müşteriler, çanta baskısı yapanlar için serigraf baskıcılar kullanılıyor. Ama yüz birim iken şu anda on birime düştü.
Flekso tarafında mürekkep dışında malzeme temininiz var mı?
Ofsette bir müşteriye mürekkep verirken ara renkler, pastalar, spot renkler, kalıp, blanket, solventler, alkol, kimyasal, press bantlar, speragum, temizlik bezleri derken verdiğimiz o kadar çok şey var ki dönüp fleksoya mürekkep verdiğimizde başka bir şey istemiyorlar mı diye bakıyoruz, hiçbir şey istemiyorlar. Sadece mürekkep… Arada klişe bandı ve klişe isteniyor ama çok nadir. Solvent bazlı satıyorsanız isopropil alkolün ve etil alkolün belli bir oranda karışımı olan bir kimyasal satabiliyoruz. Onun dışında bir satışımız yok.
Flekso mürekkep web ofset mürekkebinden daha likit. Tüketimi de daha fazla. Tek fark bu.
Ares 2005’ten beri Dyo’nun en büyük bayisiydi, şimdi Toyo’nun en büyük bayilerinden biri
Yeni alanlara girme düşünceniz var mı?
Sektör daralma sürecinde olduğundan yeni bir işe girme şansı yok. Sadece sektörde mevcut pazardan pay alabilirsiniz. Eski Dyo ve sonra Toyo mensubu olduğumdan biliyorum; Ankara’da 52 malzeme satıcısı firma vardı. Şimdi 10 – 15 malzeme satıcısı firma kaldı. Sektör bizi daralmaya zorluyor. Artık bölgelerde üç – dört bayilik olduğu dönemler geride kaldı. Şöyle bir sistem var: Büyük firmalar da artık üretici olmak zorundalar. Eskiden bölgelerde üç – dört bayi olurdu, şimdi bu sistem bitiyor. Bölgede tek bir bayi olacak, büyük tüketimi olan müşterilere firmalar direkt satış yapacaklar, bayi olarak bizler de fabrikanın hizmet veremediği yerlere ulaşacağız.
Ares 2005’ten beri Dyo’nun en büyük bayisiydi, şimdi Toyo’nun en büyük bayilerinden biri. Artık Toyo ile birlikte hareket ederek üzerimizdeki büyük hacimli satışları Toyo’ya bıraktık, geri kalan küçükler ve taşra da ana bayi üzerinden yürüyecek. Eskiden küçük bayilerin ulaştığı noktaya kadar ana bayiler ulaşmaya çalışacaklar.
Şu anda alt bayileriniz var mı?
Alt bayiler var ama ben Dyo’da iken ana ve alt bayileri bir araya getirerek bowling turnuvaları yapardık, Altınyunus’ta eğitim etkinlikleri düzenlerdik; artık o kadar alt bayiyi yaşatacak bir kâr marjı yok. Artık matbaacılar da makineleri bırakıp organize matbaalara işlerini yaptırıyorlar. Köftecide, kuruyemişte, dönercide, süpermarkette yaşanan tekelleşme matbaada da yaşanıyor. Matbaa malzemecisi de biri kalıpta, biri kauçukta, diğeri mürekkepte uzmanlaşmaya başladı. Biz de mürekkep konusunda uzmanlaşmışız. Bir yandan doğrudan ithalata da başlayabilirler. Biz baskı sektöründeki hemen tüm malzemelere sahip bir firmayız. Üç – dört sektöre hitap ediyor olmamız, bizim için büyük bir avantaj. Burada ofset ve flekso mürekkep, kasnak germe ve serigrafi, matbaa malzemeleri yanında temizleme bezlerini de 500 metrelik bobinlerden matbaacıların istedikleri 8 – 13 metrelik bobinlere sarabiliyoruz. Antalya şubemizde promosyon ürünleri, madalyonlar, metaller, selofan, tutkal, tişörtler de satıyoruz. Ama geçen sene Antalya’da tarihinin turizm rekoru kırılmasına ve 15 milyonun üzerinde turist gelmesine rağmen matbaa sektöründe ciddi bir daralma var.
Kaç kişilik bir kadronuz var?
On beş – on altı kişiyiz. İskitler’de şubemiz var. Ares Promosyon ayrı bir şirket ama Ares Grup olarak 25 – 26 kişiyi buluyor.