Dumat Ofset ortaklık yapısındaki değişiklikle Emsal Matbaa Tanıtım Hizmetleri San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne dönüştü. İki yıl önce vefat eden İhsan Duru’nun kızı Hülya Uysal ve eşi Emre Uysal Dumat Ofset’i makineleri, binası ve çalışanları ile devraldılar. Emsal Matbaa şirket yapılanması içerisinde “Dumat” bir marka olarak kullanılacak.
Geçtiğimiz günlerde Ankara’nın ve ülkemizin hem makine parkı hem de baskı kalitesi ile öne çıkan matbaalarından Dumat Ofset’te bir değişim oldu. Firma aynı yer, makine parkı ve ortaklık yapısı ile isim değişikliği yaparak yeni bir yapılanmaya gitti. Hülya ve Emre Uysal ortaklığındaki Emsal Matbaa Tanıtım Hizmetleri San. ve Tic. Ltd. Şti. Dumat Ofset’ten devraldıkları yapıyı aynı kalite ve hizmet anlayışı ile geliştirmek üzere yola çıkmışlar. Bu değişimin ardından firmayı ziyaret ederek Hülya ve Emre Uysal’la hem bu değişimi hem de bundan sonraki hedeflerini konuştuk.
Bu isim ve ortaklık yapısındaki değişim nasıl oldu?
Emre Uysal: Bildiğiniz gibi geçmişte bir dönem ben de Dumat Ofset bünyesindeydim. Kasım 2017’de matbaadan ayrılarak, adını eşim Hülya Hanım’ın koyduğu Emsal Matbaa Tanıtım firmasıyla ayrı bir kulvarda çalışmaya başlamıştım. Bu ad koymanın da şöyle bir hikayesi var. Firma kurmaya karar verince eşime ‘adı ne olsun’ diye sormuştum. O da ‘Emsal olsun, emsal teşkil etsin’ demiş ve firma adını böyle belirlemiştik. İki yıldır emsal adı altında çalışıyordum. Geçen yıl da firmayı eşimle ortak olarak limited şirkete çevirdik.
Dumat Ofset İhsan ve Cumhur Duru kardeşler tarafından yönetiliyordu. Hülya Hanım’ın babası İhsan Bey vefat edince Cumhur Bey bir süre sonra yorulduğunu söyleyerek bırakmak istedi. Bu nokta da 1 Şubat itibari ile firmayı devraldık. Dumat ofset 3 ortaklı bir Anonim Şirket ve hemen kapatılamayacağı için mevcuttaki Emsal Limited Şirketimizle devam etmek istedik ama Dumat Ofset yıllar içinde isim yapmış önemli bir matbaa ve bir marka değeri var. Bu markanın tescil sürecinde benim de emeğim var. Dolayısı ile Dumat’ı bir marka olarak arka planda kullanacağız.
Matbaacılıkta marka kullanımı pek alışıldık bir durum değil. Bu nasıl olacak?
Emre Uysal: Geçmişte Ankara’da ilkleri gerçekleştirdik. Bu konuda da ilk olalım diye düşünüyoruz. Mesela Ankara’da matbaada termal CtP’yi ilk kuranlardanız. Ankara’ya ilk Roland 700’ü getiren, matbaaya ilk kapsamlı dijital baskıyı kuran matbaayız. Bu ilklerin yanında marka kullanımında da ilk olalım istedik. Dumat markasını kullanarak Emsal Limited olarak devam etmek bize daha doğru geldi. Müşterilerimiz de alışıyorlar. Dumat A.Ş. tamamen kapandıktan sonra duruma bakıp gerekirse Dumat markasını öne çıkararak da devam edebiliriz. Bunu zaman gösterecek.
İhsan Duru Ankara’nın isim yapmış ustalarından biriydi, vefatından bu yana ne kadar zaman geçti?
Hülya Uysal: Babam 2018 Mayıs’ında vefat etti. İki yıla yakın oluyor. Babamın vefatından bir süre sonra amcam Cumhur Bey yorulduğunu söyledi. Babamı aniden kaybedişimiz onu da çok etkiledi. Geçmişte her dakika birlikteydiler. Her şeyi birlikte yapıyorlardı. Babamın kaybı onun da bazı şeyleri sorgulamasına neden oldu ve kendine vakit ayırmak istedi. Çünkü matbaada olunca sabahtan akşama kadar burada olmak gerekiyor ve matbaanın dışında bir şey yapamıyorsunuz. Tek kalınca her şeyle tek başına ilgilenmek zorunda kalınıyor. Geçmişte Emre de buradayken herkesin ayrı sorumlulukları vardı. Ben de yıllardır matbaadayım. Burada dört ayaklı bir masa gibiydik. Emre’nin ayrılması ve babamı kaybetmemizle bu denge buzuldu ve Cumhur Bey daha fazla yorulmaya başladı. Zamanla insanın kendine de vakit ayırması gerekiyor. Bunun üzerine Cumhur Bey bırakmak istedi. Dumat 3 kardeşin ortaklığında bir firma. Diğer amcam Cengiz Bey de ortaklardan. Sonuçta Dumat’ı tüm makine parkı ve yapısı ile devraldık ve Emsal adı altında devam ediyoruz. Emsal’ı Dumat’ın emeklemeye başlayan bebek firması gibi görüyoruz ve onu büyütmek amacındayız.
Dumat Ofset 25. yılını tamamladı, 26. Yılına girdi. Bu noktada yeni bir firma ile devam etmek, sıfırdan işe başlamak daha mantıklı geldi. Ama yine Dumat’ız. Çalışanımız, makine parkımız, binamız hepsi aynı.
Hülya Hanım siz 22 yıldır buradasınız değil mi?
Hülya Uysal: Evet 1998 yılından beri ben de fiilen matbaadayım. Ortaokul yıllarından beri babam her yaz beni matbaada çalıştırdı. Tabii o zamanlar şimdiki gibi değildi. Koşullar, mekanlar, çalışma şekli tamamen farklıydı. Kız çocuğu olarak matbaada çalışmak daha zordu.
Biz çalışma süresi olarak da kendimize hedef koyduk. 55, 57 yaşlarına kadar çalışmayı düşünüyoruz. O zamana kadar çocuklarımızı matbaaya adapte edebilirsek sonrasında kendimize zaman ayıracağız. Biz o yaşlara gelince en küçük çocuğumuz olan oğlumuz üniversiteyi bitirmiş olacak. Bu süreçte kızlarımızı da adapte etmiş olursak onların devam ettirmesini umut ediyoruz. Tabii bu bizim planımız. Onların da kendileri planları olacaktır. Bunu zaman gösterecek.
Emre Bey sizin matbaacılık serüveniniz nasıl başlamıştı?
Emre Uysal: Ben 2004’de Dumat’ta çalışmaya başladım. Eşim doğum yapıp matbaadan uzak kalınca babamız İhsan Bey, ‘gel onun yerinde sen işleri üstlen’ diyerek, biraz da zoraki beni de matbaaya çekti. İkimizin de eğitimi matbaa ile ilgili değil. Ben Harita Kadastro mezunuyum. Hülya Hanım Ziraat Mühendisi.
Emre Uysal: “40 ilde küçük matbaalara ve ajanslara baskı hizmeti veriyoruz”
Hedefleriniz neler? Dumat’ın 25 yıllık bir geçmişi, İhsan Bey’in sektörde bir ismi var. Siz daha genç bireyler olarak devredesiniz. Yol haritanız nedir, neler yapmak istiyorsunuz?
Emre Uysal: Makine parkımızda en son babamın vefatından önce 50 x 70 ebatta bir yenileme yapıp Roland 500 almıştık. Tabaka ofset tarafında güçlü bir makine parkımız var. Baskı sonrasında da iyi bir makine parkımız var. Hatta orada atıl kapasitemiz de var. Her geçen gün teknoloji gelişiyor ve biz de geride kalmak istemiyoruz. Ama yatırımlar da büyük bütçeler gerektiriyor. İlk etapta elimizdeki kırım makinelerini daha yüksek modelli, otomasyonlu makineler ile değiştirmeyi, 6 adet kırım makinesini bu doğrultuda 3’e düşürmeyi planlıyoruz. Baskı sonrasında daha çok insan gücü ile çalışılan bir sistem var. Orada otomasyonu güçlendirmek istiyoruz. Baskı sonrasındaki iyileştirmeler maliyet olarak da daha rahat gerçekleştirilebilecek yatırımlar. Dolayısı ile önceliğimiz orada olacak. Baskıda herkes ambalaja yönelmeye çalışıyor. Bizim tesisimiz de buna müsait ama ben ticari matbaacılığın bu ülkede daha uzun yıllar devam edeceğine inanıyorum. Biz kaliteli baskıyı hızlı üreten bir tesisiz. Bizim bilinirliliğimizin önde gelen sebebi de bu. Tüm Türkiye’ye buradan iş sevkiyatı yapıyoruz. Önümüzdeki süreçte baskı tarafında da ticari matbaacılığa yönelik daha seri ve kaliteli üretim yapabileceğimiz makine yatırımları yapmayı düşünüyoruz. En güzel iş bildiğimiz iş. Şu anda aşağı yukarı 40 ilde küçük matbaalara ve ajanslara baskı hizmeti veriyoruz. Ben geçmişte Ankara dışında da ajans ve matbaaları ziyaret ediyordum. Birçok ilde müşterilerimiz var. Taşrada makine parkları zayıf olunca birçok iş Ankara İstanbul gibi büyük illere yöneliyor. Bu illere seyahat edip yeni müşteriler bulup onlarla çalışmayı seviyorum.
Hülya Uysal: “Kazandıkça yatırımları sürdüreceğiz”
Yenileşme ve modernizasyon için nasıl bir takviminiz var?
Emre Uysal: Bu yıl ortaklıktan ayrıldığımız için biraz nakit sıkıntımız olacak. Onun için bu yıl mücellithane tarafındaki makineleri elden çıkarıp oranın modernizasyonunu gerçekleştireceğiz.
Hülya Uysal: Kazandıkça yatırımları sürdüreceğiz. Dumat’da da öyle yapıldı. Özellikle kriz dönemlerinde hep makine aldık. Krizlerden hep böyle çıktık. Cumhur ve İhsan Bey’den gördüğümüz gibi aynı şekilde devam edeceğiz. Bunları 5 yıllık bir sürede gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Devraldığımız bu yapıyı aşağıya düşürmeden üstüne ne koyabiliriz diye bakıyoruz. Bunun üzerine yoğunlaşıyoruz. Fuarları da ziyaret edip gelişmeleri yakından takip edeceğiz.
Emsal adı altında çalışmaya başlayalı henüz 1 ay oldu. Bu süre içinde gayet olumlu tepkiler aldık ve iyi bir çizgide sürdürüyoruz. Babamın dostlarından arkadaşlarından da bu yapıyı sürdürüyor olmamız dolayısıyla iyi yorumlar ve destekler alıyoruz. İyi düşünüyor ve iyi olacak diye bakıyoruz. Hem tedarik cephesinde hem de müşterilerimizden bizi motive eden geri dönüşler de var. Bu da bizi mutlu ediyor.
Emre Uysal: Ticari tarafta işler maalesef dönemsel olarak eskisi gibi değil. Eski iş yoğunluğu ve cirolar yok. Ama bu destekler bizim daha şevkle çalışmamıza neden oluyor.
İhracat gündeminizde mi, bununla ilgili planlarınız neler?
Ticari matbaacılıkta ambalaj ve etikete göre ihracat daha zor. Buradan yurt dışına gitmiş, çeşitli ülkelerde çalışan grafiker arkadaşlar var. Arada onlardan işler geliyor. Oralardaki baskı maliyetleri yüksek. Ama bunlar çok değil. İhracat için orada bir ayağımız olması lazım. Bu yapılabilir ama şu an için önceliğimiz değil. Belirttiğimiz gibi öncelikle kendi içimizdeki revizyonu tamamlayıp bu tür işlere de hazırlıklı hale gelmeyi hedefliyoruz.
Bir diğer önceliğimiz de yurt içinde düşen müşteri sayımızı tekrar yükseltmek ve ciromuzu arttırmak. Bu arada grafik tasarım eğitimi alan genç arkadaşlarla da bağlar kuruyoruz. Bu çerçevede Nisan ayında Kastamonu Üniversitesi’nde gerçekleştirilecek bir seminere biz de katılacağız. Ben taşrada müşteri ziyaretleri yapmayı da seviyorum. Küçük büyük her firmayı ziyaret ediyorum. Geriye dönük 12-13 yıllık Dumat dönemimde de Konya’dan başlayarak güney, güneydoğu ve Karadeniz bölgelerinde birçok ili dolaştım. Oralarda hala müşteri potansiyeli var. Oralar da gelişiyor. Sanayi şirketleri yaygınlaşıp büyüyorlar. Yeni şirketler ortaya çıkıyor. Bu da basılı doküman, broşür, katalog ihtiyacının artması sonucunu doğuruyor. Baharla birlikte tekrar ziyaretlere başlayacağız.
Bire bir ilişki kurmayı ve güler yüzlü olmayı tercih ediyor ve seviyoruz. Firma ziyaretlerini önemsiyoruz. Bu yolla çok sayıda yeni müşteri kazanmak mümkün. Bazı meslektaşlarımız iş yok diye yakınıyorlar ama ne mevcut müşterilerini ne de potansiyel müşterilerini ziyaret ediyorlar. Dünya eskisi gibi değil. Bütün iletişim kanallarını kullanmamız gerekiyor. Hem bire bir ilişkiler kurmak hem de sosyal medyayı kullanmak gerekiyor.
Hülya Uysal: Bu bir aylık sürede de Ankara’da çok sayıda müşterimizi ziyaret ettik. Onlarla tekrar irtibata geçtik. Bir süredir çalışmadığımız firmalarla bağları yeniden kurduk.
Bu arada dürüst çalışmak da çok önemli değil mi?
Hülya Uysal: Biz genelde ajanslara iş yapan bir matbaayız. Dumat kurulduğundan beri bu böyle. Hiçbir ajansın müşterisine onları dışarda bırakarak iş yapmadık. Hem amcamdan hem de babamdan bunu öğrendik. Bazen basılan işlerin altındaki imzadan dolayı doğrudan bize gelen müşteriler olur. Onları rencide etmeden hep ajanslarına yönlendirdik. Bu arada iş kaybettiğimiz de oldu ama bu tarzımızdan ödün vermedik.
Personel yapısında bir değişiklik var mı?
Emre Uysal: Hayır, Dumat Ofset’in personelleri ile Emsal Matbaa olarak devam ediyoruz. Ocak sonunda Dumat’tan çıkışları yapıldı ve Şubat’ın ilk haftasında da Emsal’a girişleri oldu. Bu arada mücellithane tarafına da iki personel ilave ettik. Biz personel konusunda da bir sorun yaşamıyoruz. Hep kendi yetiştirdiğimiz insanlarla çalışıyoruz. Çırak olarak giren kalfa olup ardından usta olunca o pozisyonda çalışmaya devam ediyor. Üretim yaptıkça gerektiği noktada takviyeler yapacağız. Şu anda 37 kişiyi istihdam ediyoruz. Bir ara potansiyeli arttırmış ve 47 kişiye çıkmıştık. İnşallah işlerimiz artar ve çalışan sayımız 50’ye ulaşır. Bunu da hedefliyoruz.
Matbaa birim sorumluları ile toplantılar yapıp, şirketimizin için neler yapabileceğimizi konuşup, tartışıyor, onların da görüşlerini alıyoruz.