Barem Ambalaj’ın Gaziantep’deki yeni fabrika binasının açılış töreni öncesinde Recep Taşyanar’a sorularımızı yönelttik. Taşyanar yeni yatırım planları, üretim kapasite ve teknolojileri, ihracat perspektifleri konularında değerlendirmelerini bizimle paylaştı.
Barem Ambalaj 3 lokasyonda faaliyette. Gaziantep’de de yeni ve teknolojik makinelerle üretim yapıyorsunuz. Sektörü nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sektörümüz bildiğiniz gibi sürekli büyüyor. Ambalaj sektörü önümüzdeki yıllarda da yükseliş trendini devam ettirecek. Bu trendde bizim de hak ettiğimiz yeri korumamız gerekiyor. Sürekli yatırım halindeyiz, teknolojiyi takip ediyoruz. Bu bizim sorumluluğumuz. Şu anda üretimde, ciroda ve istihdamda kendi sektörümüzde Türkiye’nin en büyük firmasıyız.
Kaç personelle hizmet veriyorsunuz?
Şu anda 3 fabrikada 800 civarında çalışanımız var. Üç fabrikada toplam 90 bin metre kare açık alan, 45 bin metre kare kapalı alanda üretim yapıyoruz. Yıllık 70 bin ton civarında karton ve kağıt tüketiyoruz. Şu anda kapasitemizin %80’lerindeyiz. Gaziantep Fabrikamızın kapasitesi henüz %100 dolu değil. Ama Karaman Fabrikamız %100 dolu kapasitede. İzmir Fabrikamız da %80’lerde. Dolayısıyla bu 70 bin ton civarındaki tüketim artacak. Önümüzdeki yıl bütçesinde bu rakamı 85 bin ton olarak değerlendirdik.
Ciro tarafında ise ISO ilk bin arasında 746’ncıyız. Bu bizim sektörün en iyi sıralaması. Ülkemizde lider olmanın sorumluluklarını hep omuzlarımızda hissediyor ve taşıyoruz.
Yeni Koenig & Bauer devreye girince kapasitenizi ne kadar arttırdı?
Gaziantep Fabrikamızda 2008’de üretim yapmaya başladık. Yeni makine yatırımımızla kapasitemiz iki katına çıktı.
Bundan sonrası için yeni yatırım planlarınız var mı?
Sürekli tekrarladığımız bir sözümüz var. ‘Bizim yolmuz % 35-40 derece eğimli bir yol. Duralım dediğiniz yerde geri gelirsiniz’. Biz canlı, hareketli bir firmayız. Bizde yatırım bitmez. Her yıl yatırıma devam ediyoruz. Aralık ayı içerisinde de İzmir Fabrikamız için yeni yatırım hamlelerimiz gelecek. Oraya da yeni, sıfır büyük ebat, 120 x 160 cm ebadında, muhtemelen 6 renk + çift laklı bir baskı makinesi almayı planlıyoruz. Bunun dışında 3 fabrikamıza da birer büyük ebat kesim makinesi ilave edeceğiz. Bir de Karaman’a in line olarak bir laminasyon hattı düşünüyoruz. Bizde artık sıfır dışında makine alımı yok. Bütün makinelerimiz Barem Ambalaj’a yakışır şekilde sıfır olmak zorunda. Önümüzdeki yılın ikinci çeyreğinde bu yatırımlarımız tamamlanmış ve makinelerimiz kurulmuş olur. Bu yatırımlarla toplam kapasitemizde %25 civarında bir artış olacaktır.
Tire’deki fabrika binanızda bir değişiklik olacak mı?
Binamızda ilaveler olacak. Bizim fabrikalarımızda 11 bin metrekarenin altında üretim alanımız yok. En küçük olarak Tire kaldı. Orada da birtakım iyileştirmeler yapılacak. Organize Sanayi Bölgelerindeyiz ve buralardaki arsalarımızla sınırlıyız. Tire bizim ilk çıkış noktamız ve orada 20 bin metrekare arsamız var. Yeni ilavelerle sınıra gelmiş olacağız.
Gaziantep’teki fabrika arazisi ne kadar?
Burada çok rahatız. Burası 52 bin 500 metre kare, Karaman’da 44 bin metre kare arsamız var. Bu belki de merkezi Tire’den çıkarıp Karaman’a ya da Gaziantep’e getirmek anlamına geliyor.
Daha çok nerelere ihracat var. Artan kapasite nerelere yönelecek?
Bizim 2018 ciromuzun % 15’i ihracattan geliyordu. Bu yıl bu oran % 20’lere gelecek. Tabii ki bu ihracat oranı bizi çok tatmin etmiyor. Hedefimiz üretimimizin % 35-40’ını ihraç eder hale gelmek. Bunu başarabilecek güçteyiz. Birincisi teknolojik olarak bırakın Türkiye’yi Avrupa’daki birçok rakibimizden öndeyiz. Dünya devleri denilen firmalar, bizim için ekonomik ömrünü tamamlamış makinelerle çalışıyorlar. Dolayısı ile teknolojik olarak onlardan çok öndeyiz. İkincisi yetişmiş iş gücümüz onlardan aşağı kalmaz. Üçüncüsü ham madde tedariğinde rahatız ve onlardan daha iyi durumdayız. Yani bizim ihracatımızı arttırmak için herhangi bir engelimiz yok. İhracatta %50’ye de rahatça ulaşırız.
Dünyada 20 – 25 ülkeye ihracat yapabiliyoruz. Gaziantep Fabrikamızdan yakın komşu ülkelere ihracatımız var. En çok ihracat yaptığımız ülkelerin başında Irak ve Suriye geliyor. Lokasyon olarak doğru bir yerdeyiz. Mesela şu anda Gaziantep Fabrikamızın üretiminin %40’ı yurt dışına yapılıyor.
Karaman’da ihracat çok düşük. Orası iç bir bölge, lokasyon olarak ihracata dönük değil. İzmir’den en batıya, Amerika’ya kadar ihracat yapabiliyoruz. Avrupa’nın en uç noktalarından, Orta Doğu’ya, Kuzey Afrika ülkelerine kadar ihracımız var. Türkiye’de 3 fabrikamız ile en iyi yerlerde konuşlanmış durumdayız. Bu bizim için bir avantaj.
Üretiminizde karton kutu mu sıvamalı kutular mı ağırlıkta?
Yine lokasyona göre değişiyor. Mesela İzmir Fabrikamızda %70 sıvamalı % 30 karton kutu üretiliyor. Karaman % 95 sıvamalı, % 5 karton, Gaziantep hemen hemen %50 karton %50 laminasyonlu iş üretiyor.
Gaziantep Fabrikanızdan Irak ve Suriye’ye ihracat yapıyorsunuz. Ancak bu ülkelerde ciddi güvenlik sorunları ve savaş koşulları var. Bu bir sorun yaratıyor mu?
Zaman zaman lojistik tarafında sorun yaşanabiliyor. Onun dışında ne müşteri profilinde ne de ödemelerde bir problem yok. Bazı dönemlerde gümrük kapılarının kapanması dolayısı ile yol uzayabiliyor. Mesela Bağdat’a gidecek bir tır normal güney sınırımızdan değil de İran üzerinden gitmek zorunda kalabiliyor. Bu hem navlun yükünü arttırıyor hem de zamanı uzatıyor. Ama bu dönemler çok uzun sürmüyor. Kısa dönemli sorunlar.