Sekamsan Kağıt & Karton sponsorluğunda 10 Temmuz’da Türkiye İhracatçılar Meclisi’nde gerçekleştirilen seminerde açılış konuşmaları ve Sekamsan tanıtımının ardından KASAD’ın yanı sıra Fineks, Duran Doğan, Matset ve hubergroup Türkiye adına sunumlar yapıldı.
Sekamsan Kağıt & Karton sponsorluğunda, 10 Temmuz’da İstanbul’da gerçekleştirilen KASAD Seminerine Sekamsan ekibi ile birlikte ambalaj firmalarından 100’ün üzerinde katılımcı sağlandı. Seminere katılanlar, her biri konusunun uzmanı olan, KASAD Genel Sekreteri Erol Gül, Fineks A.Ş. Satış Direktörü Haluk Ölçer, Duran Doğan firmasından Levon Karabosyan, Matset A.Ş. Genel Müdürü Doğu Papuççuoğlu ve hubergroup Satış ve Pazarlama Müdürü Furkan Karagöz ile buluşturularak oldukça önemli bilgilendirmelerde bulunuldu.
Sürdürülebilirlik konulu seminer KASAD Yönetim Kurulu Üyesi Ferit Dansık ve Sekamsan Kağıt & Karton Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Erdoğan tarafından yapılan konuşmaların ardından başladı.
“Bu semineri çok faydalı buluyorum çünkü burada güzel bir topluluk var” diyen Ferit Dansık, şöyle devam ediyor. “Her biri kendi firmasının çok önemli pozisyonlarında görev alan insanları burada görüyorum. Önemli olduğunu düşünüyorum çünkü yaptığımız işin, üretimin kutsal olduğuna inanıyorum. Ulu önder Atatürk’ün bir sözü vardır: Her fabrika bir kaledir. Her fabrika bir kale ise b iz de bu kalelerin savaşanlarıyız. Üreterek ülkemize katkıda bulunuyoruz. Çok uzun bir geçmişi olmayan ülkelerin bile sadece üretimle dünyada ne kadar güçlü bir hale gelebildiklerini görüyoruz. Ülkemizin de en önemli kazanımının üretimden geleceğini görüyoruz. Bu yüzden her birimizin rolü çok önemli. Bu seminerde herkesin katacağı şeyler olacaktır.”
KASAD Genel Sekreteri Erol Gül, iki ayrı sunum gerçekleştirdi. İlkinde karton tanımı, türleri, terminolojisi ve kullanımı konusunda bilgi veren Gül, özellikle üreticilerin ve tedarikçilerin karton tedarikinde aynı dili kullanmalarının önemini vurguluyor.
Avrupa ambalaj pazarındaki büyümenin %45’i Türkiye’den bekleniyor
Erol Gül, ikinci sunumunda ambalaj pazarı ve ambalaj pazarında karton kullanımının sürdürülebilirlikteki rolü üzerinde durdu ve sayısal veriler aktardı.
Mayr Melnhof kaynaklı ECMA verilerine göre (2014 ciroları) dünya ambalaj pazarı 670 milyar dolar büyüklüğünde ve bunun % 31’ini kâğıt – karton ambalaj oluşturuyor. Karton, en çok gıda ambalajı (% 51), sigara, tütün (%13), ilaç ve kişisel bakım (%10) gıda dışı ambalaj (%6) ve grafik uygulamalar (%5) amaçlı kullanılıyor.
ECMA 2018 verilerine göre Avrupa ambalaj pazarında da Almanya (%23) en büyük payı alırken, İtalya ve İngiltere (%14) onu takip ediyor. Ardından Fransa ve Türkiye (%12) geliyor. Ülkelere göre ambalaj pazarındaki büyümeye bakıldığında, örn. 2012 -2017 döneminde Avrupa ülkelerinde oranlar – %4.5 (İsviçre) ve %2.2 ( Hollanda) arasında değişirken, Türkiye %9.8’lik büyüme oranıyla dikkati çekiyor. 2017-2022 dönemi tahminlerinde de Türkiye’nin %7.7 büyüme oranıyla stabil Avrupa pazarında öne çıkacağı görülüyor. Aynı dönemlere ilişkin satış artışı rakamları ve tahminlerinde de Türkiye (2012 – 2017= %5.3, 2017 – 2022 = %8.2) açık ara önde görünüyor.
ECMA verileri 2017 – 2022 döneminde 555 bin tonluk büyüme artışı öngörüyor. Bu büyümenin % 46’sını tek başına Türkiye’nin gerçekleştireceği tahmin ediliyor.
Erol Gül, yenilenen ormanlardan elde edilen ham madde ile üretilen kartonun doğada bir – iki hafta içinde çözünmesine karşın alternatiflerinin çok uzun yıllar çözünmeden kaldıklarını belirterek, en sürdürülebilir ambalaj malzemesi olduğunu vurguluyor. Aynı şekilde esnemezlik (rigidity), basılabilirlik, darbe direnci ve sürdürülebilirlik özelliklerinin tümünde en uygun ambalaj malzemesi olarak alternatiflerinden ayrılıyor. Yenilenebilirlik, gübrelenme yani toprağa karışma ve geri dönüştürülebilme özellikleriyle de karton bu vasfını koruyor.
Avrupa’da orman alanlarına her yıl 1500 futbol sahası kadar alan ekleniyor. Bu da kartonun sürdürülebilir bir ürün olduğunu destekleyen bir veri.
Avrupa’da karton % 83 oranıyla en çok geri dönüştürülen ambalaj malzemesi. Bu oranın %91’i tekrar kullanılabiliyor.
Dünyada önde gelen bazı markaların ve market zincirlerinin sürdürülebilir ambalaja yönelmekte olduklarını belirten Erol Gül; “Tüketiciler doğayı kirletiyor olsalar bile kişisel bir avantajları olmadığı sürece günlük alışverişlerinde sürdürülebilir ambalaj için ekstra ödemek istemezler. Ancak sorumluluk almayan perakendecileri ve markaları da affetmezler” diyor.
Sunumunun devamında denizlerdeki plastik kirliliğine ilişkin çarpıcı rakamlar (örn. en kirli denizlerden Akdeniz’e Türkiye’den günde 144 ton plastik atıyoruz) sunan Erol Gül, alternatif ambalaj malzemesi olarak kartonun nasıl plastik yerine ikame edilebildiğine dair örnekler verirken, yağ, nem, migrasyon bariyerli kartonların da geri dönüştürülebilir olduğunu ve yüksek makine performansı gösterdiğini belirtiyor.
Bariyer özelliği olan kartonlar alüminyum folyo ve kompozit filmlere, polyethylenterephthalat (PET) torbalara, polyethylen (PE), polypropylen (PP) torbalara alternatif olarak kullanılabiliyor.
