Ertem Basım kitap basımı konusunda Türkiye’de akla gelen ilk firma. Geçtiğimiz yıl iki adet Komori kurutmalı web yatırım yapan firma eskiyen CTP sistemlerinin yerine 2 adet yeni Fujifilm CTP koyarak baskı öncesini de yenilemişti. Halen 3 adet Fujifilm CTP ile kalıp ihtiyacını karşılayan Ertem Basım yeni CTP cihazları ile birlikte Fujifilm’in ZAC sistemine de geçti.
Firma halen yurt içinde birçok yayınevine hizmet veriyor ve çok ciddi miktarda sınav kitapçığı üretiyor. Basılan sınav kitapçıklarının optik sınav cevap kağıtları gerektiğinde dijital baskı ile öğrencilerin adlarına özelleştiriliyor ve değerlendirilmesi yapılıyor. Bünyesinde siyah beyaz ve renkli Xerox dijital baskı makineleri de bulunan Ertem Basım özel okulların kişiselleştirmeye dönük özel isteklerine de cevap verebiliyor. Test kitapçıkları için baskılı kutu çanta üretimini de kendi bünyesinde gerçekleştiren firma sezona bağlı olmaksızın, 12 ay boyunca, kültür yayıncıları için kitaplar da üretiyor.
Mustafa Ertem’le geçen bir yılı ve 2019’dan beklentilerini konuştuk.
Geçtiğimiz yıl yayıncılar için zorlu bir yıldı. Sizin açınızdan nasıl geçti?
Geçen yıl çok dar bir zamanda çalışmamıza rağmen çok iyi bir yıl geçirdik. Bakanlığın ders kitaplarının basımının Temmuz ayına sarkması, bizim bastığımız yardımcı kitapların gecikmesine de neden oldu ve üretim geç başladı. Ağustos Eylül Ekim aylarında ikisi kurutmalı 4 adet web makinemizle yoğun tempoda iş ürettik.
Ağustos ayındaki ekonomik dalgalanma; dövizin yükselip sonra tekrar geriye düşmesi, Avrupa’da bir anda selülozun ve kâğıt fiyatlarının yükselmesi ve bunlara paralel olarak banka faizlerinin inanılmaz seviyelere gelmesi yayıncıları zora soktu. Önceki yıl kitapların değişmesi ve binlerce kitabın hurdaya atılması yayıncılara zaten bir darbe vurmuştu. Ekonomik sıkıntı ikinci darbe oldu ve bazı yayıncılar bundan gerçekten büyük zarar gördüler. Tüm malzememizin yurt dışından gelmesi dolayısıyla büyük farklar ödemek zorunda kaldık ama bunun altından da kalkabildik.
Artan maliyetler karşısında fiyatlarımızı revize etmek zorunda kaldık. Eğer ciddi bir yatırım yapacaksınız sadece bankalara değil kendi öz sermayenize de güvenmenizin gerekli olduğunu biz bu krizde daha iyi gördük. Firmanızın kendine özgü bir sermayesi ve değişik kulvarlarda üretim yetenekleri varsa bu tür dalgalanmalarda ayakta kalabiliyorsunuz.
Tüm bunlara rağmen Ertem Basım olarak çok başarılı bir yıl geçirdiğimizi düşünüyorum. Yurt dışında ve yurt içinde çok başarılı çalışmalarımız oldu.
Yeni iş fırsatları için güneyimizdeki ülkeleri de düşünüyor musunuz?
Biz maceracı bir matbaa değiliz, kurumsal bir işletmeyiz. Akreditif açılmadan yurt dışına iş yapmıyoruz. Güneyde böyle bir alışkanlık olduğunu sanmıyorum. Şimdilerde Anadolu’dan yavaş yavaş insertler gelmeye başladı. Açıkçası başlangıçta bu tür işlere sıcak yaklaşmıyorduk. Bu tarz işler tamamen İstanbul’un tekelinde. Öyle fazla rekabetçi bir yapıya girip oradan da bir pay alabilir miyiz diye düşünmedik. Bu, böyle de devam edecek. Ancak zaman zaman bu tür işler gelince normal fiyatımızı veriyoruz, isteyen bizimle çalışıyor ama çoğunlukla bu tür işler İstanbul’a gidiyor. Bizim ana işimiz eğitim. Bütün planlarımızı eğitim üzerine yaptık. Şimdilerde bir de Diyanet Vakfı’nın sert kapaklı kitaplarını üreten bir matbaayız. Sert kapak, lak, kabartma, yaldız kullanılan, insanın hoşuna giden bir çeşitlilik. O da bir hareket sağlıyor.
Geçtiğimiz yıl büyük yatırımlar yaptınız, kadronuzu genişlettiniz. Her şey yolunda gidiyor mu, markalarınızdan memnun musunuz?
Türkiye’nin en iyi web ustalarından ve baskı öncesi uzmanlarından bünyemize kattığımız arkadaşlarımız oldu. Ayrıca mekanik ve elektronik mühendislerimizle makine bakımlarını bünyemizde yapıyoruz. Aras Makina bizi bir gün olsun yolda bırakmadı, her saniye yanımızda. Organize Sanayi Bölgesinde olmamıza rağmen elektrik kesintileri oldu. Bu nedenle arızalar yaşadık. Bu sorunları 700 KW’lık UPS Sistemini kurarak çözdük.
Kurutmalı webleri aldığımızda bazı yayınevleri doğrudan “Biz bütün işlerimizi kurutmalıda bastıracağız” dediler. Bazı yayınevleri de Coldset tercih etti. Kendimize göre bir fiyat politikası belirledik. Zamanla bu politikanın doğru olduğunu gördük.
Yeri gelmişken söylemek isterim; farkındalık yaratan bir matbaayız. Herkes bizim ne kadar yatırım yaptığımızı biliyor. ‘Döviz yükseldi, ödeyemezler’ lafları olmuş. Benim de sonradan duyduğum ‘Ertem konkordatoya gitti, konkordatosu onaylanmadı’ gibi bir yığın spekülasyon yapılmış. Bu felaket tellallığından aslında sektörümüz zarar görüyor.
CTP konusunda yatırım yaptınız…
Mevcut Fuji CTP makinamıza; saatte 70 kalıp hızında 2 adet yeni CTP makinasını Temmuz ayında devreye aldık. Eskiden birçok kalıp markamız vardı. Şimdi Fujifilm Superia kalıplarını ve XMF iş akışını ve Remote (montaj programı) kullanıyoruz. ZAC sistemi de çok başarılı bir sistem. Kesinlikle banyolarda en küçük tortu bırakmıyor, doğayı kirletici atık malzeme çıkartmıyor. Artık banyo makinaları 20.000 m² kalıp çekiminden sonra temizleniyor.
Bu yıl devlet ilköğretim kitaplarında ciddi miktarda kuşe kâğıdı kullandı. Bizde kurutmalı web baskı makinalarımız sayesinde yayınevlerimize kuşe kâğıt baskılar yapmaya başladık.
Belli sayıdaki Avrupalı kâğıt üreticilerini matbaamıza davet ettik ve onlardan kuşe kâğıt konusunda teknik bilgiler aldık.
Almanya’da kullanılan kitapların yüzde 80’i LWC kuşeye basılı. Çocuklar kitaplarını 1-2 yıl kullanıyor, kullanılmaz hale geldikten sonra tekrar dönüştürülerek kâğıt haline getiriliyor. İçinde hiç selüloz yok. FSC belgeli ve Geri Dönüşümlü kâğıt. Fiyat olarak da cazip. Öte yandan MWC kuşe kâğıt da hayatımızda. Bu kuşe biraz daha pahalı. MWC kuşede selüloz oranı %40 ile 60 arasında Birinci hamur kağıttaki selüloz oranı ise yüzde 80’lere kadar çıkabiliyor. Biz şimdiye kadar kuşe kâğıdın üretiminin çok daha zor olduğunu, zor elde edildiğini, daha pahalı olması gerektiğini düşünürdük. Halbuki kuşenin üretim maliyeti birinci hamura göre daha ucuz. Böylelikle Avrupa’nın niye kuşe kâğıt kullandığını daha iyi anlamış olduk. Diğer taraftan da çeşitlilik kazandık. Kimi işler için LWC, kimi işlerde MWC, kimisinde de birinci hamur kâğıt kullanır olduk.
Devlet kitapları 80 gram kuşe kâğıda geçtiği zaman 80 gram kuşe ile tanışmış olduk. Sonra dedik ki 70 gram kuşe ile de tanışalım. Şimdi 80-70-60 gram, hepsini kullanıyoruz.
Kurutmalı web makineler ile birlikte hem kalite arttı hem kâğıt kuşeye döndü. Peki ya maliyetler?
Müşterilerimiz %20-30 daha avantajlı oldular ve biz onların piyasadaki rekabet şansını artırmış olduk.
Farklı kâğıtlara göre boya değişimi söz konusu mu?
Selüloz oranı düşük olan kağıtlarda viskozitesi düşük boya kullanmamız gerektiği ortaya çıktı. Yoksa merdanelerde boya birikimine neden oluyor. Bu sorunları çözdük. Coldset makinelerde de aynı şekilde devam ediyoruz. Heatset makinelerde teknoloji farkından dolayı kağıda göre boyayı değiştiriyoruz.
Spiralli kitap üretimi devam ediyor mu?
Spiral kitap üretimimiz devam ediyor. Spiralde Avrupa’nın bizi yönlendirmesi ile granül PET 01 malzemeye geçtik. Piyasada hâlâ tehlikeli ve zararlı PVC naylon spiral teli kullanıyor. Yayıncılar hâlâ PVC naylonun zararlarının farkında değildir. Biz yayınevlerine bu konuda uyarıp, üretimlerimizin tamamını PET 01 naylon kullanarak yapıyoruz. Bugünlerde de spiralli kitapların piyasadaki satışlarında raflarda durması konusunda çalışmalarımız devam ediyor.
Esnek kapak tercih ediliyor mu? bu konuda siz öncü olmuştunuz…
Esnek kapağı mevcut kullanan yayınevlerinin yanı sıra diğer yayınevleri de ilgi duyuyor. Biz esnek kapakta günde 40 bin kitaba çıkabiliyoruz.
2019’dan beklentiniz nedir?
Bu yıldan beklentim sezonun daha erken açılması Ülkemizde alışılagelmiş türlü söylentiler her zaman var ama ben bu yıl Mart ayında matbaacılığın hareketlenmesini bekliyorum. Mart ayında başlar ise ülkenin her yerinde hem matbaacılar hem kâğıtçılar hem yayıncılar için çok iyi bir yıl olacağını düşünüyorum. Eğer biraz daha gecikirse bu sefer ders kitaplarında yine sıkışma olacak.
Önümüzde seçim atmosferi var. Dövizin nasıl bir seyir izleyeceği konusunda çok yorum yapamıyoruz. Döviz yükseldiğinde borcumuzun yükseldiğini, düştüğünde azaldığını hissediyoruz. Biz sadece, şu anda bu dalgalı denizde gemimizi yüzdürmeye çalışıyoruz.
Yeni yatırımınız olacak mı?
Bugünlerde yeni yatırım projemiz yok. Mevcut sistemimizde verimliliği artırma çalışmaları yapıyoruz.