Antalya’da küçük matbaalar özellikle organize matbaacılık faaliyetlerinin baskısı altında, kan kaybediyorlar. Matbaa hizmetlerinin yanı sıra promosyon alanında da hizmet veren, ofset ve dijital teknolojileri birlikte kullanan Can Ofset’in sahibi Alpogan Talay, küçük matbaaların birleşerek büyük matbaalar kurmaları halinde sektörde bir gelecekleri olabileceğini düşünüyor.
Can Ofset’i kısaca özetleyebilir misiniz? Bugün hangi ekipman ile kaç kişiyle ve kimlere hizmet veriyor, neler üretiyorsunuz?
Can Ofset 1994 yılında kurulmuş ofset teknolojisini kullanan, başlangıçta 3 kişiyle çıkıp bugün 8 kişiyle yoluna devam bir firma. 2007’de teknoloji olarak sürekli form makinesini, 2014’te profesyonel anlamda dijital baskı makinesini ve promosyona yönelik UV baskı makinesini bünyemize kattık. Bizim hedefimiz kendi sektörümüzde bize gelen talepleri en iyi şekilde karşılamak. Müşterilere kaliteli ürünün zamanında teslimini sağlamaktır. Anlaşmalı matbaayız.
Can Ofset Matbaacılık’ın %50’si promosyona yönelik hareket ediyor. UV baskı noktasında Yalova’da da bir tesisimiz var. Etkin Promosyon’la ortağız. Sadece UV baskı yapıyoruz. Burada da orada da makinemiz var. Oradaki makine de büyük Mimaki 1,5 x 2,5 metre. Antalya’da Etkin Promosyon’un bayiliğini yapıyoruz. Can Ofset bulunduğu konum itibarıyla Antalya’da hem kendi meslektaşlarına hem de Antalyalılara en iyi şekilde hizmet vermeye amaç edinmiş bir firma.
İş hacminiz içindeki kalemlerde son yıllarda azalan veya artan kalemler hangileri?
Organize matbaaların yerel firmalara büyük zararı var. Antalya’da maalesef birliktelik ve ortaklık sağlayamıyoruz. İş birliği yapıp Antalya’da bir organize matbaacılık kurulumunu sağlamadığımız sürece bizim bütün işlerimizi bu matbaaların alıp götüreceğini söyledim. Kendi meslektaşlarımız da işleri alıp organize matbaalara götürüyor. Kendi bünyesinde organize matbaanın maliyetini yakalayamıyor.
Türkiye bazında ekonomik olarak sıkıntı içerisindeyiz. 2018’indeki döviz hareketliliğinden dolayı promosyonda geçen senenin ancak %10’u kadar iş yapabildik. 2019’un da pek iyi geçeceğini göremiyoruz. Turizm iyi gözüküyor ama sadece turizmle alakalı değil.
Turizmin avantajı yansıyor ama buradaki otellere İstanbul firmaları da eleman gönderiyor, iş yapıyor. Ankara’da, İstanbul’da işler durunca ajanslar ve matbaalar, buraya müşteri temsilcisi gönderip iş alıyorlar. Antalya pastanın büyüğünü yiyemiyor. Otellerin matbu evrak konusunda çok tüketimleri kalmadı. Gelişen teknolojiyle beraber eskisi kadar katalog, broşür ihtiyacı olmuyor.
Önümüzdeki yıllar için bir projeksiyonunuz var mı?
Orta ve küçük ölçekli işletmeler olarak kendi aramızda iş birliği ve güç birliği sağlamadığımız sürece ileriye dönük gelişme sağlayamayacağımızı düşünüyorum. En az 5-6 matbaanın birleşip tek ve büyük bir matbaa haline gelmesinden bahsediyorum. Örneğin Indigo 12000 çıkmış, biz daha Antalya’da Indigo 10000’i görmedik. Bu tür bir yatırımın yapılması gerekli. Organize matbaacılığın buraya getirdiği eksileri artıya çevirmek için, Antalya’nın gelirinin Antalya’da kalmasını sağlayacak bir oluşumdan bahsediyorum.
Şu an gücüm olsa, gelecek için ambalaj sektörüne yönelmeyi hedeflerim.