hubergroup Türkiye Ink Academy eğitimlerini sürdürüyor. 2019 Eğitim Programı hakkında hubergroup Türkiye Yönetim Danışmanı Fatma Apaydın ile görüştük.
Ink Academy devam ediyor. Önümüzdeki yılın programı için planladığınız değişiklikler var mı?
Ink Academy’nin bu yıl onuncu yılını kutluyoruz. Belirli konuları tekrarlıyoruz. Onlar temel konular ve onlara talep hiç bitmiyor. Temel konularımız yine olacak. Şehir dağılımına bakıyoruz. İstanbul ve Ankara muhakkak oluyor ama onlar dışındaki şehirleri sıralıyoruz. Geçen sene gittiğimiz veya gitmediklerimizle ilgili bir sıralama yapıyoruz.
Bir de sürekli takip eden, açılan tüm eğitimlere katılan ve “Yeni eğitim yok mu” diye soranlar için yeni en az bir, bazen iki – üç eğitim de ekliyoruz. Şu anda Ink Academy 2019 Eğitim Programı için hazırlıklarımız devam ediyor. Sanıyorum bir ay içinde programı açıklamış oluruz. Ayrıca şirket içi eğitimlerimiz de artıyor. “Eğitime tüm kadrolu personelimi gönderemem ama çok kişinin eğitim almasını istiyorum” diyenler oluyor. Ya da on kişi göndermek istiyorlar, biz zaten yirmi – otuz kişilik kapasitenin yarısını bir şirkete ayıramayacağımızı söylüyoruz ve onlar kendileri için eğitim düzenlememizi istiyorlar. 2019’da herkese açık sınıf eğitimlerimiz daha limitli olacak ama şirketlere özel, onların ihtiyaçlarına göre hazırlanmış eğitimlerimiz olacak.
Biliyorsunuz bu yıl İstanbul Aydın Üniversitesi ile ‘Matbaa Yöneticiliği Sertifika Programı’nı başlattık. 2019’da yeni bir sertifika programı açacağız. Her türlü zorluğa rağmen, eğitim programlarımızı hiç durdurmuyoruz. Çünkü eğitime çok inanıyoruz, eğitimi işin süsü olarak görmüyoruz. İşin kilit kısmında yer alıyor, servisle, hizmetle işimiz anlam kazanıyor.
Vizyonu geleceğe açık, alt yapısını tamamlamış matbaacılar arasında da personel alışkanlıklarını değiştirememekten, eğitim eksikliğinden yakınanlar var. Eğitim bu noktada bir sıçrama yaratıyordur.
Çok doğru. Müşterilerle konuştuğumuzda en büyük eksikliğin eğitim olduğunu her zaman söylüyorlar. Teknoloji olarak dünyada her şeyin en iyisi Türkiye’de var. Bunu siz insan kaynağı ile bütünleyemezseniz bir şeyler eksik kalıyor. Son beş yılda matbaacılar insan kaynağının önemini anlamış durumdalar.
Zaten sembolik bir ücret alıyorsunuz diyebilir miyiz? Bildiğim kadarıyla yurt dışında bu tür eğitimlerin bedeli çok daha yüksek.
Eğitimden para kazanmıyoruz. İnsanları motive etmek için çok cüz’i bir ücret alıyoruz. Çünkü ücretsiz olursa kayıt yaptırıp gelmeyebiliyorlar.