TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nin 12. ve 14. salonlarında, 20-23 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilen Sign İstanbul 2018 – 20. Uluslararası Endüstriyel Reklam ve Dijital Baskı Fuarı’na katılan Met Etiket A.Ş. standında sınırlı sayıda geniş format baskı makinesi, etiket kesim makinesi ve laminasyon makinesinin yanı sıra reklam malzemelerine ve bunlarla yapılmış uygulamalara yer verdi.
Met Etiket standında Genel Müdür Mustafa Kibar sorularımızı yanıtladı.
Sign İstanbul 2018’e neler getirdiniz?
Standart ürünlerimizin yanı sıra lokomotif olacağına inandığımız, çok kaliteli ve fiyatı uygun tekstil kumaş getirdik. Rakibi Avrupalı bir marka ama inanıyoruz ki o bizim ürünümüzün kalitesinde değil. Tekstil bu yılki favorimiz. Pazar da tekstil ürünlerine dönüşüm var Firmalar iç mekânda branda yerine artık tekstil kullanmayı hedefliyorlar. Kumaşımız B1 yanmazlık sınıfındadır. Baskıyı çok iyi alıyor ve renkleri çok iyi gösteriyor. PVC içermiyor. Ön plana çıkarttığımız favori ürünümüz bu. Hem kaliteli hem 5 metre olması elimizi güçlendiriyor. Beş metre siparişi veren beş – altı firma var; diğerleri 3.20, 2 metre gibi ebatlarda kullanıyorlar. Işıklı, backlight panolar başlıca kullanım alanı. Zaman içerisinde kullanımının çok artacağına inanıyorum.
Başka neler tanıtıyorsunuz?
Kağıt grubunda iddialı bir şekilde devam ediyoruz. Döner panolar için dünya pazarına bizim lanse ettiğimiz megalight kağıdımız var. Birçok alternatifleri çıktı ama onların çok tutarlı olmadıklarını gözlemliyoruz. CLP (City Light Poster), Blue Back kağıtlarımızda devamlılığı sağlamaktan taviz vermiyoruz. Vinillerde Starflex’in Türkiye temsilcisiyiz. Kalite çizgisini koruyarak ürettiğimiz birçok vinilimiz var. Portekiz ürünü Decal baskı folyolarının temsilciliğini üstlendik kalite ve rekabetçi bir fiyatla pazara sunduk en güzel tarafı çevreci bir ürün olması.
Makine tarafında neler var?
Expeda adıyla ürettirdiğimiz bir geniş format baskı makinemiz. Copy center için yarım kesim etiket makinemiz ve bir termal selofan makinemiz ve onun malzemesi var.
Kurların dalgalanması piyasayı nasıl etkiledi?
Döviz kuru bizi değil Türkiye’yi etkiledi. Bize bir faydası oldu; Türkiye’de yaşayan herkes ekonomist oldu. Şu gerçek var; artık Türkiye’de vadeli satışlarla dönecek ticaret hacmi olmadığını gördük. Peşin para ve çok kısa vadelerle dönecek bir hacim ortaya çıktı. Tedarikçiler artık firmaların sponsoru olmaktan mecburen geriye çekildiler. Çünkü bankaların kredi yapısı buna imkân vermiyor. Bankalar kredi faizlerini yükselterek işlem yaptıkları ve herkese kredi açmadıkları için bizler de bu tedbirleri almak durumunda kaldığımızı izah ediyoruz. Ama bazı arkadaşımız eski düzeni sürdürmek istiyorlar. Ama onlar da buna uyacaklar, başka türlü devamı mümkün değil. Zaten vadeli mal veren tedarikçilerin çoğu çok büyük zarar görürler. Her firma farklı kredilerle yola çıkıyor. Bizim kullandığımız kredinin aylık faizi %4. Çözüm devlette… Devlet bankalarla anlaşıp kredi musluklarını açmadığı takdirde Türkiye’de ticaret donar. Kredi sistemine dayalı ticaret düzenimiz var bütün varlığımız uzun vadeli çekler; bankalar bizlere nefes aldırmalılar yoksa bu şartlarda ayakta kalamayız.
BASEV’in bir toplantısında tedarikçi ve üreticiler olarak aynı teknede olduğumuzu, bu tekne batarsa hepimizin batacağımızı, kimsenin tek başına kurtulamayacağını anlattım. Firma olarak en fazla iki ay vadeye dayanabileceğimizi söyledim. Çünkü birçok firma iki ay vadeyi de vermiyor. İster kredi kartı ister nakit olarak iki ay vadeyi aylık vade farkı koyarak uyguluyoruz.
Önümüzdeki süreçte portföyünüze yeni ürün veya marka katılacak mı?
2019’un ilk yarısına kadar çok durağan bir ekonomik görünüm olacak. Bu süre zarfında ayakta kalanlar çok şanslı olacaklar.
Sign İstanbul’un açılışında da söyledim; böyle bir ortamda pozitif enerji verme adına bu fuarı düzenlemek, bu fuara katılmak büyük başarıdır. Düzenleyenleri ve katılanları kutluyorum.