Sektörde 50. yılını kutlayan Almelek de Avrasya Ambalaj İstanbul 2017 – 23. Uluslararası Ambalaj Endüstrisi Fuarı’ndaydı. Almelek’in Yönetim Kurulu Başkanı Alper Almelek, fuar hakkındaki görüşlerini ve fuarda sergiledikleri ürünleri Matbaa Haber’e anlattı.
Avrasya Ambalaj genelde katıldığınız bir fuar. Ambalaj sektörüne hangi alanlarda hizmet veriyorsunuz? Bu fuarda özellikle hangi ürünleri öne çıkardınız?
Almelek’in iki çalışma modeli var. Ya distribütörlük yapıyor yani malzemeyi alıyor, stokluyor ve satıyor ya da temsilcilik yapıyor. Müşteri malzemeyi alıyor, Almelek burada temsilcilik yapıyor. Bu iki modelle çalışıyoruz. Almelek ürün gruplarının %90’ı ambalajla ilgili diyebilirim. Tüketim malzemelerinde birbirinden farklı yaklaşık 20 ürün grubumuz var. Bunlar, makineler, tutkallar ve yedek parçaları içeriyor.
Bir de bizim Amerikalılarla ortak olduğumuz Vamatco diye bir firmamız var. Amerikalı firma know-how desteği veriyor, makineleri dizayn ediyor. Onları Türkiye’ye getirdik. Bundan 10 sene önce başladık ama ortak firmayı 3 sene önce kurduk. Daha önce bu üretim Almelek bünyesindeydi. “Doctor Blade’ tabir edilen sıyırma bıçağı üretiyoruz. Vamatco bunu üreten AEC firmasıyla Almelek’in yarı yarıya ortaklı iştirakidir. Bu şekilde onların Türkiye’de know-how’uyla bizim de pazar bilgimiz ve ekibimiz bir araya geldi. Vamatco tamamen bağımsız bir şirket ve bıçak üretiyor. Bunu hem iç piyasada satıyor hem de dışarıya ihraç ediyor.
Bu iki firma ve ürünler bizim 50. yılımızda tanıttığımız ürünler. Tabii ürünler zaman zaman değişiyor. Kimi zaman bazı mümessillikler bitiyor, bazıları başlıyor. Bunlar içerisinde kırk yılı aşkın süredir çalıştığımız firmalar da var. Babam 1967’de firmayı kurmuş, 1970’te mümessilliğini almış olduğumuz firma hala bizimle çalışıyor. Bu arada o firma kendi içinde 4 kez satılmış. Toplamda 20 firmayla çalışıyoruz, artı üretimini kendimizin yaptığı ürünlerimiz var.
Almelek’in Türkiye dışına da satışı var mı?
Temsil ettiğimiz bütün firmalar kendi alanlarında birer dev. Başka ülkelerde başka temsilcileri var. Bize ihtiyaçları yok, o yüzden çoğuyla yurt dışında çalışmıyoruz. Bir iki firma bize izin vermiştir ama o da yakın coğrafyaya yöneliktir.
Fuarın ziyaretçi profili hakkındaki düşünceleriniz neler?
Biz bu fuara aslında ortalama 4 yılda bir katılıyoruz. Bu fuar dört yılda bir yapılıyormuş gibi aradaki üç seneyi görmüyoruz. O yıllarda ziyaretçi olarak geliyoruz. Fuar çok iyi bir boy gösterme yeri. Piyasada var olduğunuzu göstermek için arada bir mutlaka katılmak lazım. Son iki güne baktığımızda müşterilerimizin büyük bir kısmı önümüzden geçti. Geldiler bir çay içtiler. Yabancı ziyaretçilerden de gelenler vardı. Özellikle Arap dünyasından. Orta Doğulu müşteri potansiyelinde bir artış olduğunu söyleyebiliriz. Yeni firma çok geliyor mu derseniz, çok fazla gelmiyor. Ama bu hiç önemli değil, önemli olan bu fuarda olduğumuzu göstermek.
Almelek ambalaj sektöründe mi matbaacılık sektöründe mi daha etkin?
Bizim işimiz daha çok ambalaj matbaalarıyla, ağırlıklı olarak plastik ambalaj alanında… Plastik bir filme baskı yapan bir firma bizden birbirinden çok farklı bir sürü ürün alabiliyor. Bu anlamda rakiplerimiz de bize benziyor. Biz market gibiyiz. Markete gidiyorsunuz yağ almışken peynir de alayım diyorsunuz. Hiçbir alakası yok ama ikisini de kullanıyor, yemek yapıyorsunuz. Biz de genelde plastik ambalaj ya da fleksibıl ambalaj diye tabir ettiğimiz firmalara hizmet ediyoruz. Bir plastik ambalaj matbaasının kullandığı malzemelerin yarısını biz satabiliriz. Bu bizim için bir avantaj. Türkiye’de 200 firma varsa irili ufaklı, biz büyük bir kısmına her ay ya da üç ayda bir minik de olsa bir fatura keseriz.
Standınızda ekipman olarak neler sunuyorsunuz?
Danimarka firması Trojanlabel’ın dijital baskı makinesini gösteriyoruz. Etiket basıyor. Bir de Çinli Labthink firmasının test ekipmanlarından birkaçını burada teşhir ediyoruz. Labthink’ten çok satış yaptık. Çok tanınan bir firma Türkiye’de.
Almelek geleceğe yönelik nasıl planlar yapıyor?
Eskiden, 25-30 sene önce bizim çok sattığımız iki ürün grubu vardı. Mürekkep satardık, laminasyon tutkalı satardık. İkisi lokomotif olarak giderdi. Başka hiçbir şey yapmamıza gerek yoktu. Şu anda çok ciddi bir rekabet var. Bir tane iki tane değil birkaç tane ürün grubu hep beraber bir araya gelip lokomotif oluyor. Tek lokomotif ürün dönemi bitti artık. Bundan dolayı bizim bir şekilde yeni ürün bulmamız lazım. O yüzden de dünyadaki fuarlara gidiyoruz. Yaklaşık 3 hafta önce Bangkok’taydım. Matbaa fuarı vardı. Tayland ve çevresindeki ülkelerden gelen insanlarla tanıştım. Bu tip fuarlara gitmeye çalışıyoruz. Yeni ürünler bulmaya çalışıyoruz.
Dünya dijitalleşiyor. Biz şimdi yeni bir mümessillik aldık: 3D yazıcı. Ambalajın içinde 3D yazıcı yok. Bizim müşterilerimizin de bildiğimiz kadarıyla 3D yazıcıya ihtiyacı yok çünkü onlar parça yapmıyorlar. Onlar film ambalaj yapıyorlar. Bu bizim için yeni bir sektör. Yeni sektörlere açılmamız kendimizi geliştirmemiz lazım. Bu sektörden ayrılmak gibi bir niyetimiz yok ama çok uzaklaşmadan yeni alanlara açılmamız lazım.
50. yılında Almelek için altı çizilmesi gereken en önemli değer nedir?
En önemli şey müşteriye doğru, yalansız hizmet. Bu da insan ilişkilerine bağlanıyor. Dünyada insan ilişkileri kadar önemli bir şey yok.