Geçtiğimiz ay içinde İzmir’de sektörün farklı kesimlerinden firmaların sahipleri ve yöneticileriyle röportajlar yaptık. Bu görüşmeler, birçoğu önceden farklı ortamlarda dile getirilmiş, paylaşılmış gerçeklerin bir kez daha, çok daha netleşmiş, billurlaşmış olarak ortaya konulmasını sağladı.
Bu gerçeklerin ilki, özellikle ticari matbaacılık olarak ifade edilen geleneksel matbaacılık alanında internetle ilişkili yeni iletişim teknolojilerinin, pazarlama yöntemlerinin ve materyallerinin değişmesiyle düşen tirajlar, azalan iş hacimleri ve buna bağlı olarak matbaaların aşmakta zorlandıkları kronik kapasite ve arz fazlası sorunu… Bunlar sektörde sıkı bir rekabeti tetikliyor ve rekabet firmaların öteden beri sınırlı olan öz sermayelerini eritiyor. Bu alandaki firmalar kendilerini yenileme ve müşterilerine yeni çağın teknolojilerinin, uygulamalarının zenginleştirdiği, farklılaştırdığı çözümler sunma noktasından uzak kalıyorlar. Küçülme ve durumunu koruma eğilimi, mevcut müşterilerin işlerine gösterilen kalite ve özenle birlikte müşteri sadakatini koruma çabaları, bu kesimde öne çıkıyor.
Geleneksel matbaacılıktaki tıkanma, kapanan firma sayısındaki artışta da dikkati çekiyor. Bunun yanında, özellikle dijital basımevi olarak birçok yeni firmanın da sektöre katıldıklarını görüyoruz.
Ambalaj ve etiketin hemen her alanında başarıları ve iş hacimleri, bölge ve ülke sınırlarını aşan firmalar var. Bu firmaların bir kısmı, çok uluslu ambalaj devlerinin Türkiye’deki yatırımlarını temsil ediyor.
Belirli alanlarda uzmanlaşma, İzmir’de önde gelen birçok firmanın bir hayli mesafe kaydettiği bir konu. Bu alanlar arasında ambalaj sektöründe IML, body sleeve ve karton kutu; ticari matbaacılıkta termal fatura baskısı, katalog basımı ve organize matbaacılık sayılabilir. Dosyamızda bu alanlarda başarılı olan bazı firmaların yöneticileriyle yaptığımız röportajlarımızı bulacaksınız. Görüştüğümüz basım işletmelerinin hepsinin içinden geçtiğimiz yıllarda yaşadıkları zorluklar ve aşmaları gereken engeller olmuş. Bununla birlikte başarı da zaten bu zorlukları aşarken edinilen tecrübe ve bilgiyle pekişen kararlılığın sonucu olarak geliyor. İhracat, uzmanlaşma ile birlikte birbirini besleyen bir çaba ve İzmir’deki röportajlarımızda paylaşılan ihracat deneyimlerinin bu alanda arayışta olan matbaalar için ilham verici olacağını söyleyebiliriz.
Sanayi yatırımlarının azalması sektörü olumsuz etkiliyor
İzmir’de sektörün iş hacmini etkileyen en önemli etkenler arasında, şehirdeki yatırımların azlığı gösteriliyor. İzmirli matbaacılar inşaat sektörüne sağlanan teşviklerin diğer sektörlere de sağlanmasını bekliyorlar. Bir diğer sorun da devlet teşviklerinin çevre illere kaydırılmış olması. Böyle olunca İzmir’de faaliyetine başlayan birçok firma yatırımlarını teşviklerden yararlanabileceği çevre illere taşımış.
Yaşanan tüm olumsuzluklara karşın, İzmir’de yatırımlar da gündemde ve önümüzdeki süreçte alanında ‘ilk’ler gerçekleştirilebilir…
