Teknova ambalaj sektöründe ağırlığını daha çok hissettirmeye başladı. Avrasya Ambalaj fuarına dört yıldır üst üste katılan firma yetkilileri ihracata yönelik hedefleri için bu fuarın seçildiğini vurguluyorlar. Teknova ortaklarından Baki Anapalı Avrasya Ambalaj fuarlarının kendileri için daha efektif olduğunu belirtiyor, diğer ortaklardan Suat Sonakın ise bu yılki fuarın belki de savaş durumu gibi çevresel etkenlerle geçtiğimiz yılki yabancı ziyaretçi sayısını yakalayamadığı görüşünde.
Teknova ortaklarından Baki Anapalı ve Suat Sonakın 22. Uluslararası Avrasya Ambalaj Endüstrisi Fuarı’nda sorularımızı yanıtladılar.
Teknova’nın lisans anlaşmaları ile başlayan bir üretim süreci var. Şimdi hangi noktadasınız?
Suat Sonakın – Bu 55 yıllık birikime sahip İngiliz HDP firması ile başlayan bir serüvendi. 2004 yılında konsantre ürünlerle üretime başladık. Arkasından formüllerin bir bölümünü satın aldık. Biz bu firmanın birikimi üzerine kendi Ar-Ge’mizi kurup o ürün grubunun üzerine kendi geliştirdiğimiz ürünleri yerleştirdik. 2008’de Drupa fuarında FOGRA üyesi olduk. Ertesi yıl ilk FOGRA’lı ürünümüzü çıkarttık. Şimdi 4 FOGRA belgeli ürünümüz var. Bunlar Turquoise ve Nova Blue Wash WM yıkama solventleri ile yine Turquoise SF ve CS hazne suları.
Belgeli ürün sayınızı arttırmayı düşünüyor musunuz?
Suat Sonakın – FOGRA sertifikasının maliyeti çok yüksek ve acil olarak belge sayısını arttırmaya gerek olmadığından belgeli ürün sayısını arttırmak gibi bir niyetimiz yok.
Gıdaya uygunluk belgesi olan ISEGA başvurumuz var. O da gelmek üzere. Bizim temsilciliğini yaptığımız ürünlerin çoğunun ISEGA sertifikası var. Gazete, dergi ve ambalaj baskı blanketlerinde temsilcisi olduğumuz Sava ile su bazlı flekso baskı mürekkepleri temsilcisi olduğumuz Eston firması bu sertifikalara sahip.
Kimyasallar dışında kendi ürününüz var mı?
Suat Sonakın – Su bazlı mürekkebimiz var. İtalyan Eston firmasından ham madde, teknoloji ve bilgi geliyor ve biz Türkiyede imalatını yapıyoruz. Bu işe uygun yatırımlarımızı yaptık, laboratuvarımızı genişlettik. Teknoloji transferine bu sene başında başladık. İhtiyaç duyulan bir ürün. Fleksoda solvent bazlı ürünler için ciddi bir pazar var ama hem güvenlik hem de gıdaya uygunluk gibi ihtiyaçlar sebebiyle su bazlıya geçiş yaşanıyor. Biz de bu fuarla birlikte satışı hızlandırarak piyasada varlığımızı göstermeyi hedefliyoruz.
Baki Bey’in önderliğinde Ar-Ge de kendini geliştirdi, üretim tarafını çözdük, şimdi işe çok hakimiz.
Baki Anapalı – Hızlı hizmet verebilmek için database’i de yüksek seviyeye çıkartmak lazım. Renklerimizi üretiyor, onları kataloğumuza katıyoruz ki talep geldiğinde hızlı cevap verebilelim. Katalog çalışmamızı da bu yıl içinde bitirmiş olacağız.
Su bazlı mürekkepte her rengi üretebiliyor musunuz? Ticari olarak nasıl ambalajlanıyor?
Baki Anapalı – Müşterinin talebine göre her rengi üretebiliyoruz. Ticari olarak, dünya piyasasında olduğu gibi, en küçük ambalaj 20 kg. Bir ton olarak da sunulabilir ama su bazlı mürekkepte çökme olabileceğinden mantıklı değil. Bir ton üretilip hızlı bir şekilde homojen olarak 20 kilogramlık ambalajlara dağıtılıyor. Ömrü 6 ay. Bir yıl da kullanılabilir ama üretimden itibaren 6 ay öneriyoruz.
Şu anda ürünüz pazarda Teknova markası ile mi satılıyor?
Suat Sonakın – Pazara girdik. Pazarda belli bir ciddiyette ürün arayışı had safhada. Firmalar “Bizim taleplerimizi yerine getirecek, bizi yukarıya taşıyacak bir ürün arıyoruz” diyorlar.
Teknova Eston olarak satıyoruz ama istersek Teknova olarak da dünyanın her tarafına satabilecek durumdayız. Kendi teknolojimizi katıyoruz ve kendi database’imizi oluşturmuş durumdayız.
Hangisi sizi daha çok meşgul ediyor: Ambalaja yönelik üretim mi, ticari matbaalara yönelik üretim mi? Bu ciroya nasıl yansıyor?
Baki Anapalı – Şu an için enerjimizin yarısını fleksoya ayırıyoruz. Ama ciro olarak baktığımızda oralara ulaşmıyor. Pazarı görmeden içeride ham madde üretmek olmaz. Tesa olarak biz bantlarla ambalaj sektörüne daha önceden girdik. Belli bir tanışma ve izleme süreci yaşadık. Şimdi su bazlı boya, organik tutkal, organik kimya temsilciliği ile onlara hitap eden ürün gamını arttırarak orada biraz daha kalıcı olmak istiyoruz çünkü ofsette alan giderek daralıyor.
Suat Sonakın – Biz yerli üreticiyiz. Bu manada Türkiye’de bir avantajımız yok. Belli yasalar, kanunlar kurallar nedeniyle ithalatçının önünde ezilebiliyoruz. Ofsetteki daralma sürdüğüne göre Teknova’nın belirli bir yön değişikliğine ihtiyacı var. Türkiye’de hiç bir zaman ulaşamadığımız rakamlara ihracatla ulaşıyoruz. Varlığımızı; ihracat yaparak, önümüzdeki 10-15 yılda kimyasal alanda sürdüreceğiz.
İhracatın cironuz içindeki oranı nedir?
Suat Sonakın – Bu yıl en yüksek olduğu zaman. Sanırım yüzde 10-20 arasında bir yere oturacak.
Siz yurt dışı fuarlara da katılıyorsunuz. Avrasya Ambalaj fuarı ile karşılaştırdığımızda ne dersiniz?
Suat Sonakın – Dubai, İran, Güney Afrika, Türkmenistan gibi ülkelerde yapılan fuarlara katıldık. Almanya’ya Drupa fuarına gittik. Biz Türkiye’deki bu fuarda hedefimize daha çok ulaşıyoruz.
Bizim açımızdan geçen sene daha verimli bir fuardı. Dünya ve Türkiye’nin durumuna bakarsan belki şimdi de çok iyi ama yine de fuar organizasyonunun bu günkü koşulları göz önüne alarak her zamankinin iki katı bir çalışma içine girmesini beklerdim.
Bugün üçüncü gün. Kendi insanımızın fuara ilgisini daha göremedik. Son iki gün geleceklerdir diye düşünüyorum.
Müşteri görüşmeleriniz nasıl geçti?
Suat Sonakın – İşe yönelik görüşmeler olarak bakarsak daha önce bulunmadığımız ülkelerden üç dört firma ile ciddi görüşmeler yaptık. Baskı öncesi kimyasallarında birkaç konteyner sipariş aldık.
Belirli bir çoğunluk belli bir şey arıyor. Onun ipucunu sizde görürse “Bana şu lazım firma olarak siz bunun neresindesiniz?” diye soruyor.
Baki Anapalı – Bir Bulgaristan firması Avrupa’da ürünlerini pazarlayacağı üretici firma arıyor. Bizim direkt satışımız var. Türkiye’de bu fuara geliş amacı distribütör olmak. Makedonya’dan da öyle gelenler vardı.