Maviyel Siirt’te kurulan Avrupa’nın en büyük bez çanta fabrikasını sekiz ay önce üretime başlattı.
Alışveriş çantaları, PP wowen çantalar, non woven çantalar, pamuklu taşıma torbaları ve lamineli çantalar gibi ürünleriyle Avrasya Ambalaj İstanbul 2016 – 22. Uluslararası Ambalaj Endüstrisi Fuarı’nda bir kez daha yerini alan Maviyel Ambalaj Tekstil San. ve Tic. A.Ş., Siirt Organize Sanayi Bölgesi’nde geçen yıl inşaatına başlanan fabrikasının bu yılın ilk yarısında devreye girmesiyle, bez çanta üretiminde Avrupa’da söz sahibi firma konumuna geldi.
Fuarda sorularımızı Maviyel Satış ve Pazarlama Müdürü Nezir Ertaş yanıtladı.
Nezir Ertaş (Satış ve Pazarlama Müdürü); “Küçük siparişleri hızlı ve kaliteli teslim ediyoruz”
Geçen fuardan bu yana Maviyel’de neler değişti? Yeni ürünleriniz var mı?
Yeni Siirt fabrikamız devreye girdi ve yedi sekiz aydır üretim başladı. Henüz tam kapasite çalışmıyoruz ama üretim yapıyoruz. Onun dışında lamineli gruplarda bir iki yeni ürün sunabildik. Müşterilerin sipariş adetleri düştü. Siparişe bir alt sınır koyunca toplam üretim hacmimizde düşüş oluyor. Müşteri bir defada 100 bin adet yaptırmak ve yüklü ödeme yapmak yerine parça parça üretim yaptırıyor ve stok maliyetinden kaçınmış oluyor. Sipariş adetlerindeki düşüş eğilimi hızlı bir şekilde devam ediyor ve biz yavaş yavaş buna uyum sağlamaya çalışıyoruz. Buna uyum sağlayan firmalar daha fazla pazar payı elde edecekler.
Küçük partiler halinde üretim müşteriye tasarım değişikliğinde de esneklik sağladığı için tercih ediliyor olmalı; siz ne düşünüyorsunuz?
Bunun için kalıp maliyetlerini azaltmak gerekiyor. Biz kalıp maliyetlerini ortadan kaldırdık. Aslında bir kalıp maliyeti oluşuyor ama biz bu maliyetleri biraz aşağıya çektik ve hızımızı arttırarak bu maliyeti telafi ediyoruz. Fiziksel çalışmayı azalttık ve makine imalatını arttırdık. Müşteri küçük partiler halinde siparişler veriyor ve farklı, moda tasarımlar uygulamak istiyor; üç – beş ayda bir kalıp maliyeti ödemek istemiyor. Sadece belli ürünlerde kalıp maliyeti alıyoruz.
Doğa dostu çantalarınıza talep ne durumda? Doğa dostu olması tek başına talebi olumlu yönde etkiliyor mu?
Fransa’da uzun süredir sık aralıklarla bu konuda tamamlayıcı yasalar çıkıyor. Şimdiye kadar Fransa’da marketlerde parasını ödeyerek plastik poşetler alabiliyordunuz. Şimdi onu da tamamen yasaklıyorlar. 2016 sonuna kadar tüketim tamamen yasaklanacak. Ya koton kullanın ya da uzun ömürlü plastik poşet kullanın ya da kullanmayın diyecekler. 2010’da yapılan bir araştırmaya göre dünyada dakikada 1 milyon adet poşet çöpe atılıyordu. 2014’te bu dakikada 2 milyon adede (yılda 1 katrilyonun üzerinde) çıkmış bulunuyor. Bunlar 400 yıl çözünmüyor; sonra toprağa, suya ve bitkiler yoluyla gıdalara karışıyorlar. Plastik poşetin 30-40 yıllık geçmişi var ve çözünme oranı zamanla giderek artacak; zararları daha çok ortaya çıkacak. Dayanıklı, örneğin altı ay kullanılabilen bir poşet yapılırsa, pek çok poşet yerine bir poşet atılmış olacak, zararları azalacaktır. Bizim üretimimizde atılacak bir ürün yok. Neredeyse sıfır çöp çıkıyor. Parça atıkları tekrar geri dönüşüme gönderiyoruz ve bunlar üretimde kullanılabiliyor. Bir gelir de elde ediyoruz. Koton çantalar da parçalanıp geri dönüşüme gönderilebiliyor. Piller gibi ‘işiniz bittiğinde bunu atmayın, toplama merkezlerine bırakın’ denildiğinde, onun da % 99.5 oranında geri kazanılması mümkün. Hollanda’da da yasal önlemler var. Diğer ülkeler de birkaç yıl arayla onları takip edecektir.
Hitap ettiğiniz müşteri grupları kimler?
Taşıma amaçlı ürünlerimiz olduğundan, her birey, her sektör bizi ilgilendiriyor. Eğitim sektörü, tavukçuluk, inşaat, tekstil vb. pek çok sektör olabiliyor. Özellikle kalın gramajlı koton grubu tekrar tekrar kullanılabiliyor. Çevre dostu, su bazlı baskılı, birçok testlerden geçebilmesi önemli.
Avrasya Ambalaj fuarının yurt dışındaki fuarlarla çakışması söz konusu. Bir hafta sonra Paris’te açılacak All4Pack fuarını ve Mayıs’ta Almanya’da düzenlenecek olan interpack fuarını bekleyen yurt dışı ziyaretçiler bu fuara gelmediler. Dolayısıyla Avrupa’da satış yaptığımız bölge açısından bu fuar çok iyi geçmedi. Yurt içinden ilgi ise fena değil. Türkiye’nin kurumsal firmaları dahil, birçok firma bizi ziyaret etti.
En önemli hedefimiz, küçük adetli siparişleri hızlı ve kaliteli bir şekilde müşteriye teslim edebilmek. Eskiden beş on yılda yaşanan değişimler şimdi üç ayda, altı ayda oluyor. Dolayısıyla bu hızlı değişime ayak uydurmak zorundayız. Müşteriler bir sonraki siparişlerinde değişik tasarımlar, farklı malzemeler kullanmak isteyebiliyorlar.
Yeni yatırımınız sonrası tesis alanı ve çalışan sayınız ne durumda?
Şu anda Siirt fabrikamız ve İstanbul’daki yerimizde toplam 14 bin metre kareye yakın bir kapalı alana sahibiz. Yüksek hacimli üretim yaptıran ama depolama maliyeti yüksek olduğu için bundan kaçınan müşteriye depo alanı da sunabiliyoruz. İstanbul ve Siirt’te iki şirketimiz daha var ve grup şirketleri olarak hareket ediyoruz; Maviyel pazarlama şirketimiz. Grup bünyesinde 100’ü aşkın çalışanımız var. Tam kapasite çalıştığımızda bu sayının 200 – 250 arasında olacağını düşünüyorum.