Sign İstanbul 2016’da 4P Reklam Ürünleri Prodigital standındaydı.
4P Reklam Ürünleri, Prodigital’in endüstriyel geniş format baskı makinelerinin ve dijital kesim makinelerinin Ege Bölgesinde satış ve pazarlamasını üstlendi. 4P Reklam Ürünleri’nin sahibi Kadir Sinan Prodigital standında sorularımızı yanıtladı.
Prodigital ile iş birliğiniz nasıl başladı; süreci özetler misiniz?
Uzun süredir sektörün içindeyiz ve uzun yıllara dayanan bir deneyimimiz var. Mat Grup ile ortaklığımızı bitirdikten sonra sadece reklam ve dijital baskı tarafıyla meşgul olmak üzere kendi şirketimizi kurduk. Süreç itibarıyla üç yıl kadar Agfa’yı sattık. Agfa’nın mümessilliğinin başka bir firmaya geçmesi üzerine biz de yine sanayi tipi makineler üreten ve performansını yakından takip ettiğimiz, bildiğimiz Dilli’yi satma kararını aldık ve bu konuda Prodigital ile bir anlaşmamız oldu. Ege bölgesinde Prodigital’in bünyesindeki farklı makineleri de satmaya başladık.
Anlaşma ne zaman hayata geçirildi?
Yaklaşık bir ay önce (Eylül başında) anlaştık. Seri itibarıyla, dijital kesiciler, plotterlar, eko-solvent makineler ve tekstil makineleri konusunda eksik makinelerimiz vardı, onları tamamlamış olduk. YWDS kutu harf makinesi ve bazı dijital kesicileri G. Kore’den ithal ediyorduk. Ayrıca Folmat markasıyla kendi sarf malzemelerimizi de pazarlıyorduk. Şimdi Prodigital’in ürünlerinin de katılmasıyla Ege bölgesinde ürün yelpazesi çok geniş bir firma olduk.
4P büyümeye devam ediyor. tecrübesi, birikimi ve müşteri potansiyeli hem de işi biliyor olmamız nedeniyle uzun yıllara dayalı bir ticari hayatımız olacağını düşünüyorum.
Ülke olarak çok zor bir siyasal süreçten geçiyoruz. Bu siyasal süreçten ülkemizin başarıyla çıkmasını, bu badirelerin problemsiz atlatılmasını isteriz. Bunun yaratmış olduğu bir negatif ekonomik süreç var. Onu da zamanla atlatacağımızı düşünüyorum. Yatırımlarını erteleyen arkadaşlarımız ve dostlarımızın yatırım planlarını önümüzdeki günlerde yine önlerine koyacaklarını düşünüyorum. Gerçekten yarınlarla ilgili çok umutlu olmamız gerekiyor. Bu umudu ülkemiz açısından desteklemek lazım. Kötümser olmamak lazım. Başarıya ihtiyacımız var ve bu başarı için her yurttaş gibi bizim de çaba göstermemiz lazım.
Ege Bölgesi’nde sektörün durumu itibarıyla talep ne durumda?
Ege Bölgesi aslında sektör açısından bir durgunluk yaşıyor. Ulaşım imkanlarının kolaylaşması, İstanbul üzerinden gün içinde İzmir’i ve bölgeyi forse etmenin koşullarının diğer bölgelere nazaran kolay olması bir yandan olumlu, diğer yandan bizim çok daha rekabetçi olmamızı gerektiriyor. Bölgede satıcı ve bayi açısından bir doygunluk olmasına rağmen, bölgede faaliyet gösteren firmaların makine parklarının yapısı açısından eksiklikler olduğunu söyleyebiliriz. Eskiyen makinelerin yenilenmesi, değiştirilmesi konusunda biz de kendimizi hazırlıyoruz. Bunun yanında, Ege Bölgesi bir ihracat üssü olmasına rağmen, Türkiye’nin her tarafında yaşanan ekonomik sıkıntılar bölgede de fazlasıyla yaşanmakta. Çünkü İstanbul’un veya Marmara’nın koşullarıyla Ege’nin koşulları aynı değil.
Arkadaşlarımıza ve dostlarımıza şunu söyleyebilirim: Bu süreci başımızı ellerimiz arasında geçirmek yerine, bence daha çok çalışmak, bu süreçte becerebiliyorsak yatırımlarımızı gerçekleştirmek gerektiğini ifade etmek istiyorum. Yatırımları erteleyebiliriz ama masadan kaldırmamamız, aklımızdan silmememiz lazım. O yatırımları gerçekleştirmek için elimizden geleni yapmalıyız.
Fuar özelinde gözlemlerinizi alabilir miyiz?
Fuarla ilgili ortak bir kanaat var; fuarın beklentileri karşıladığını söyleyemeyiz. Bu hem fuar sayısının ikiye çıkmasından hem de ülkenin siyasal gerginlik ve onun yarattığı ekonomik durgunluktan kaynaklanıyor olabilir ama bu zaten görülen, beklenen bir durumdu.