Ümit FALAY / hubergroup Türkiye Teknik Destek Uzmanı
Bir ülkenin kalkınmasında temel öğeler; doğal kaynaklar, sermaye, sanayi ve insan gücüdür. İnsan gücü diğer öğelerin yanında büyük bir öneme sahiptir. Doğal kaynaklar, sermaye ve sanayi doğru kullanılmaz ve yönlendirilmezse gereken değeri kazanamaz. Teknoloji ne kadar gelişmiş olursa olsun nitelikli kullanıcıya ihtiyaç duyar. Geçmişte küçük dükkanlarda ve atölyelerde başlayan ustalık ve çıraklık yöntemiyle meslek aktarımı günümüzde de hâlâ önemini korumaktadır. Usta, bir zanaatı gereği gibi öğrenmiş olan ve kendi başına gerçekleştirebilen kişi olarak tanımlanmasının yanında, zanaat öğreticisi olarak da ifade edilir. Zanaatı öğrenmek için usta yanında çalışan kişiye de çırak denir. Ustanın icra ettiği mesleği yanında çalışan çırağa öğretmek gibi bir sorumluluğu varken, çırağın da yaptığı işi öğrenmek gibi bir sorumluluğu vardır. İş başı eğitim olarak da ifade edilen usta-çırak ilişkisiyle yapılan eğitim mesleklerin kaderini belirleyen en büyük etkendir. Bazı meslekler usta-çırak ilişkilerinin son bulmasıyla gelecek kuşaklara aktarılamamakta ve yitip gitmektedir.
Matbaalarda çıraklık diğer mesleklerde olduğu gibi meslek öğrenimi adına büyük bir öneme sahiptir. Günümüzde matbaa eğitimi matbaa meslek liseleri ve teknik liselerin matbaa bölümlerinin örgün eğitim kanalarıyla gerçekeştiriliyor olsa da bu okulların belli başlı büyük şehirlerde olması, ülkenin genelinde yaygın olarak bulunmaması usta-çırak ilişkisiyle iş başı eğitimin önemini sürdürmesine neden olmaktadır.
Milyonlarca liralık yatırımla sahip olunabilen makinelerin doğru kullanımı ustanın bilgi birikimi ve yardımcı personelin uygun şekilde yetiştirilmesiyle doğru orantılıdır. Çok renkli baskı makinelerinin ülkemize yeni giriş yaptığı doksanlı yıllarda, bir ofset baskı makinesinde 3-4 kişi çalışmakta idi. Makinede çalışan bir çırak birkaç sene çırak olarak çalışıp, bir süre sonra kalfa konumuna gelmekte, yine birkaç sene kalfa olarak çalıştıktan sonra usta olarak vasıf kazanmakta idi. Baskı makinelerinin, blanket yıkama, ünite yıkama, kazan silme ve mürekkep kontrolü manuel olarak gerçekleştirildiği için nerdeyse her ünite başına bir personel çalıştırmak gerekiyordu. Bir usta çalıştırdığı personeli usta olarak yetiştirdiğinde piyasada yine ustası ile anılıyordu. Bu usta için de ayrı bir gurur kaynağı idi.
“Yeni nesil makinelerde yetişen personel, teknolojinin arkasında gizli olan mesleki ayrıntılara vakıf olamamakta, manuel bir işlem ve ayar gerektiğinde zorluk çekmektedir”
Bu senelerde matbaacılık çok kârlı bir iş olduğu için, personel maaşları da diğer mesleklere göre fazla idi. Günümüzde matbaacılıkta gelişen teknoloji ve artan rekabetçi piyasa koşullarıyla insan kaynağı sınırlanmıştır. Daha önceden 3-4 kişinin çalıştığı makinelerde artık yalnızca bir usta ve bir yardımcı personel ile çalışılır vaziyete gelinmiştir. Gelişen teknoloji ile insanların makinede çalışarak usta seviyesine gelme süreleri kısalmıştır. Bu durum ilk başta yararlı bir durum gibi gözükse de, 4-6 senede yetişen ustaların yerini birkaç senede yetişen personelin zamana dayalı olan tecrübeden tam anlamıyla faydalanamaması bazı aksaklıklara neden olmuştur. Çünkü yeni nesil makinelerde yetişen personel, teknolojinin arkasında gizli olan mesleki ayrıntılara vakıf olamamakta, manuel bir işlem ve ayar gerektiğinde zorluk çekmektedir. Bu kimi zaman üretim kayıplarına, kimi zaman makinelerde yanlış kullanımdan kaynaklanan arızalara neden olmaktadır.
Son yıllarda ustalık ve çıraklık eğitim merkezlerinin açılması, bu kurslar vasıtasıyla ustalığın ve çıraklığın belgelendirilmeye başlanmasıyla sertifikalı personel çalıştırılması da kanuni bir zorunluluk haline getirilmiştir. Bununla birlikte bu zorunlulukların denetlenmesi konusunda henüz gerekli adımların tam olarak yerine getirilmemesi nedeniyle, eğitim bilinçli matbaaların uyguladığı bir program olarak sınırlı kalmıştır.
Matbaacılık mesleğinde son yıllarda yardımcı personel sıkıntısı yaşanmakta, matbaalar çalıştıracak yardımcı personel bulamamaktadır. Bunun nedeni yardımcı personellerin asgari ücretlerle çalışmakta olması, yeni başlayacak olan genç yaştaki insanların aynı ücretle daha sosyal işleri tercih ediyor olmasıyla ilgilidir. Bu sıkıntıların giderilmesi matbaa okullarından mezun olan bütün öğrencilerin istihdam edilmesi için matbaalara, matbaa ustalarına, matbaa meslek örgütlerine büyük görev düşmektedir. Matbaa yardımcı personellerine bu kadar ihtiyaç duyulan bir dönemde hâlâ matbaa meslek liselerinde öğrenciler, özellikle kız öğrenciler staj yeri bulmak konusunda büyük sıkıntılar yaşamaktadır. Ülkemizde dört yıllık matbaa eğitimi veren tek okul Marmara Üniversitesi Matbaa Bölümü iken, matbaalar yönetici pozisyonunda istihdam edecekleri personeli bu bölümden mezun olan insanlardan seçmek yerine farklı bölümlerden tercih ederek, bu tercih ettiği insanlara matbaacılığı öğretmek için önemli bir zaman harcıyorlar. Bir mesleğin devam etmesi ve verimliliğinin artması eğitim ile mümkün olmaktadır.
Ink Akademi eğitimleri matbaacılarn ihtiyaç duyduğu teknik eğitimi 8 yıldır veriyor
hubergroup olarak Ink Akademi eğitimlerini sekiz yıldır sürdürmekteyiz. Herhangi bir ürünün tanıtılmadığı eğitimlerimizde matbaacıların ihtiyaç duyabileceği matbaa teknik konularının yanında, iletişim ve kişisel gelişim konularında matbaa sektörüne fayda sağlamak hedefindeyiz. Konusunda uzman kişilerin verdiği eğitimler sonunda eğitime katılım sağlayan kişilere eğitim sertifikası vermekteyiz. Bu sene yeni bir proje olarak BASEV koordinatörlüğünde hazırladığımız “Eğiticinin Sektörle Buluşması” programı ile matbaacılık eğitimi veren öğretmen, eğitici personelin matbaa firmalarıyla bir araya gelmelerini sağlayıp, sektör – okul iş birliğini arttırmak için çalışmaktayız. Matbaacılık eğitimi veren okul ve üniversitelerden, öğretmen ve öğretim görevlilerinin katılacağı programda, matbaa konusunda hizmet veren firmaların kendi uzmanlık alanlarıyla ilgili bilgiler verilecek. Örneğin mürekkep konusunda hubergroup, kağıt üretimi konusunda başka bir firma ürettikleri mamullerin üretimleri konusunda bilgiler sunacak. Yine sektörde önde gelen matbaa firmalarına gerçekleştirilecek ziyaretlerle firmaların üretim teknolojileri ve incelikleri firmada uzman personel tarafından katılımcılara aktarılacak. Son olarak proje kapsamında yer alan öğretmen ve öğretim görevlileri destekleri ile gerçekleştirilecek eğitimlerle, proje kapsamında edinilen bilgileri yine BASEV koordinatörlüğünde sektör çalışanlarına aktarmayı hedefliyoruz.
Eğitimcinin ve matbaa sektörüne gönül vermiş sanayicinin birlikte hareket ettiği, matbaacılık adına güzel gelişmelerin yaşandığı bir geleceği yaşamak dileğiyle…