drupa 2016’nın üzerinde en çok konuşulan firmalarından biri olan HP, standında sergilediği 50’den fazla makine ile fuarın en çok ziyaretçi çeken alanlarından biri oldu. Messe Düsseldorf’un 17. Salonunun tamamını kullanan firmanın sergilediği makineler 11 gün boyunca sürekli baskı yaptılar. HP standında HP Indigo Etiket ve Ambalaj Satış Müdürü Emrah Korugan’la makineleri ve fuarı konuştuk.
HP açısından bu drupa ne ifade ediyor?
Görüldüğü üzere baskı sektörünün içine artık tamamen dijital girmiş durumda. Özellikle HP, ofset baskı alanına ciddi bir şekilde girmiş bulunuyor. Dolayısıyla ilginin büyüğü de HP standında. Standımıza dijital dünyayı görmeye, izlemeye, anlamaya çalışan insanlar geliyor. Aynı zamanda da zaten dijitali kullanan ama daha yeni, daha gelişmiş ne edinebileceğini görmek isteyen müşterilerimiz de geliyor.
Çok büyük bir evrimleşme var burada. Geçmiş drupa fuarları da göz önüne alındığında; bir dijital platform, sadece dijital baskı makinesi satan bir marka tek başına bir hole sahip değildi bugüne kadar. HP’nin içinde bulunduğumuz 6500 m²’lik standı hiç durmaksızın sürekli baskı yapılan, canlı demoların yapıldığı bir alan.
Kaç makine var şu an da stantta?
55’in üzerinde makine var şu an çalışan, baskı yapan. Bu makineler üzerinde de drupa 2016’da gösterilen birçok yeni özellikler var. Bunların şovları yapılıyor. En çok ön plana çıkanlardan biri de Hp PrintOS sistemi. Sistem bütün makineleri online olarak takip edebiliyor. Buraya gelen ziyaretçiler de görebiliyorlar. Hangi makine ne kadar baskı yapabiliyor, hangisinde kaç tane iş bekliyor gibi bir sürü opsiyonu var. Bütün makineler tek bir sistem üzerinden kontrol edilebiliyor. Bunlar müşteriler için de geçerli. Dünyanın veya ülkenin başka şehirlerinde farklı şubeleri olan insanlar bulut sistemiyle tüm makinelerini birbiriyle entegre çalıştırabilirler. Baskılarını da aynı kalitede, belirli bir standarta oturtabilir, verimliliği de arttırabilirler.
Tabaka ve bobin makinelere çok değişik yeni özellikler de eklendi. Burası baştan sona çözümlerle canlı bir baskı tesisi gibi. Yani bu standa girdiğinizde dijital olarak alabileceğiniz her türlü çözüme sahipsiniz.
Ziyaretçi profilini nasıl değerlendiriyorsunuz? İnsanlar size ne soruyor?
Bize Anadolu’dan da; Kayseri, Konya, Denizli gibi illerden gruplar da geldi. Onlara tek tek makineleri anlatıp demolar yaptık. Matbaacılar makinelerin ağırlıklı olarak teknolojisini anlamaya çalışıyorlar. Bizim mürekkep teknolojimizin neden özel olduğunu algılamaya çalışıyorlar. Biz de her gelen müşterimize, grubumuza zaten ağırlıklı olarak makinenin nasıl baskı yaptığını anlatıyoruz. Bunu anladıktan sonra ofset kullanıcıları açıkçası makineye daha yakın hissediyorlar kendilerini. Çünkü bizim makinemiz de ofset baskı yapan bir dijital makine. Baskı sistemi tamamen ofset gibi. Ama ofsette yaşadığımız değişkenler yok. Suyun ph’ıyla veya su mürekkep dengesiyle uğraşmıyorsunuz. Her bastığınız işin parmak izini çıkardıktan sonra, iş yıllar sonra tekrar geldiğinde bile aynı işi basabiliyorsunuz.
Bugün fuarın 6. günü ve HP fuar süresince hedeflediği satışın % 97’sini yerine getirmiş durumda.
Hedef ne idi?
300 milyon dolar. Şu enteresan. Gelen müşteri profilinde çok çeşitli müşteriler var. Kimisi konvansiyonel çalışıyor. Bu işle uzaktan yakından alakası yok. Kimisi bu işi çok iyi araştırmış, biliyor. Kimisi artık yatırım kıvamında. Fakat ortak nokta şu: Bütün herkesin hem fikir olduğu konu bu olay artık dijitale gidiyor. Ama konvansiyonel sistem de hiç bir zaman bitmeyecek (özellikle ambalajda). Standımızda sürekli demo ve müşteri trafiği var. Ama herkesin ortak olarak söylediği hemfikir olduğu; Anadolu’daki nispeten dijitale uzak müşteriden tutun İstanbul’daki bilinçli olanına, makineyi bilenine varıncaya kadar dediği şey şu: Diyorlar ki burası çok farklı. Hiç bir stant bu kadar kalabalık değil, hiç bir stantta böyle sürekli bir üretim havası yok ve olay buraya doğru gidiyor diyorlar. Atık herkes bunu kabullenmiş durumda.
HP standında baskının her alanı için çözüm var şu an; geniş formatta, fleksıbıl, etiket ve ambalajda, ticari matbaacılıkta ve web alanında. Yani matbaa da ne yapabiliyorsak burada yapmamız mümkün. Aynı zamanda partner firmalar var. Ambalaja yönelik 30000 modelimiz var burada. Çift laklı Tresu ve devamında Kama’yla beraber bir kombinasyon kurulmuş.
Yine bu fuarda gösterdiğimiz HP’nin sonlandırmaya yönelik yeni bir makinesi var. Henüz bir prototip ama burada kurulu. Ayalon ismindeki bu makine bence dijital etiket dünyasında çığır açacak. Indigo 6800’lerle online çalışıyor. 2017’nin sonlarına doğru tamamlanacağını düşünüyoruz. Soğuk yaldız, laminasyon, kesim gibi uygulamalar olacak üzerinde. Sonlandırmayla ilgili tamamen ful converting bir çözüm olacak.
Tabaka makinelerde de çok ciddi gelişmeler var. Artık herkes şu an da dijitale yatırım yapabilir. Dünya da oraya gidiyor. Alıcı üretici de oraya doğru gitmek zorunda olduğunu hissediyor. Biz dijital ofset baskı makinesiyiz. Biz matbaaların bir çözüm ortağıyız; konvansiyonel matbaaların, etiketçilerin, fleksocuların. Makine parkını tamamlayıcı bir makine sunuyoruz. Copy center müşterilerimiz de var. Onlara hitap eden makinelerimiz de var ama ağırlıklı makinelerimizin hepsi endüstriyel makineler. Üretim makineleri, yüksek tonajlı büyük, hızlı makineler.
Hp Indigo 50000’i ilk kez burada görücüye çıkarıyor. 50000’e ilgi var mı?
Avrupa’ya dün iki tane satıldı. Indigo 50000, 70×100 ebadında bobinden bobine ön-arka baskı yapıyor. Perfektörlü makinelere dünyada ilgi çok oldu ofset tarafında. Dolayısıyla iş yapısına bağlı olarak 50000’de müşteriler tarafından (tabii ki zaman içinde) tercih edilecek. Avrupa’da bu işler bizden daha hızlı yürüyor. Ama bize de geleceğini düşünüyorum. Çünkü Türkiye’de ofset tarafında çeşitli markalarda çok sayıda renkli perfektörlü makine var. Türkiye’nin de ilgisini çekeceğini düşünüyorum. Bobinden bobine bu makineye istenirse basit bir aparatla bir tabaka sonlandırma eklenebilir.
Ama tabaka için şu anda en ön planda olan makinemiz Indigo 12000. Dünyada rüştünü ispat etmiş, 2012 drupa’sında çıkmış, çıktığı günden itibaren de Türkiye dahil ciddi satışlara ulaşmış, 350’den fazla kurulumu yapılmış ve şimdi 12000 olarak upgrade edilmiş 5 senedir çalışan endüstriyel bir makine. Yani konvansiyonel bir makine nasıl rüştünü ispat etmişse 12000’de aynı şekilde. O yüzden tabaka tarafında herkes tereddütsüz aynı fikirde ve otomatik olarak oraya yöneliyor. Şu an Türkiye’de 4 adet kurulu Indigo 12000 makinemiz var. Daha önce satışı yapılan 2 makinemiz de önümüzdeki ay kurulacak. Ondan sonra 2 tane daha eklenecek. Toplam 8 tane 50×70 makine olacak.