(İstanbul) World Wide Fund For Nature (WWF) ile birlikte bir yıl boyunca ‘Yeşil Ofis’ projesini hayata geçiren hubergroup Türkiye’ye 15 Nisan’da düzenlenen törenle WWF tarafından ‘Yeşil Ofis’ Diploması verildi.
hubergroup Türkiye Yönetim Danışmanı Fatma Özgün Apaydın, Holiday Inn Airport otelinde düzenlenen diploma törenindeydi. “hubergroup olarak sektörle birlikte, bizim de sıkıntılarımız var ama sadece günlük meselelerle ilgili olarak değil, biraz etrafımıza bakıp sektörümüzle, çevreyle, dünya, doğa ile ilgili bir şeyler yapmak çabasındayız” diyen Apaydın, şöyle devam ediyor. “Bizim de çorbada tuzumuz olsun istiyoruz. Çok küçük bir adım bile olsa, günlük koşuşturma içerisinde çevre ve dünya ile ilgili bir şeyler yapıyor olmak, bunlara zaman ayırmak çok güzel.
Geçen sene, 2015 yılında WWF ile yeşil ofis programını başlattık. İlk adımı İstanbul merkez ofisimizde başlattık. Amacımız çok küçük adımlarla çevre için önemli olabilecek katkılar sağlamaktı. En önemli konular, toner, kağıt kullanımı, elektrik, su kullanımında küçük ama etkili adımlar attık. Bir proje ekibi oluşturduk. Arkadaşlarımız canla başla çalıştılar. Ofisimize geldiğinizde, her elektrik düğmesinin yanında bir sticker görürsünüz. O lambayı söndürmeniz gerektiği anlamına geliyor. Prizler kullanılmadığında fişleri çekiyoruz. Yazıcılarımızı otomatik olarak çift taraflı baskı yapar hale getirdik. Güzel bir çalışma oldu ve bunun meyvelerini maddi ve manevi olarak aldık.”
WWF (World Wide Fund For Nature), 1961 yılında İsviçre’de kurulmuş, dünyanın en büyük doğayı koruma kuruluşlarından biri. Türkiye’deki varlığı, 40 yıl öncesine, Doğayı Koruma Derneği’ne dayanıyor. WWF (World Wide Fund For Nature) Türkiye CEO’su Tolga Baştak, konuşmasında WWF ve çalışmaları hakkında bilgi verdi. “İki ana konumuz var. Birincisi biyolojik çeşitliliğin korunması. Türkiye’de inanılmaz bir mozaik. İnanılmaz türler yaşıyor” diyen Baştak, şöyle devam ediyor. “Ama Türkiye sahip olduğu zenginlikleri son derece hızlı kaybediyor. Şu anda 264 tür ve alt türün nesli tehlike altında. Bu sayı ne kadar uğraşırsak uğraşalım her sene biraz daha artıyor. Son kırk senede üç Van gölü büyüklüğünde sulak alanımız kayboldu. Bunun yanı sıra belki bu kadar hızlı algılamadığımız dönüşümler de var. Ormanlarımızın kaybı, biyo çeşitlilikle ilgili kayıplar gibi.
İkincisi, ‘Green Office (Yeşil Ofis)’ programımızın da içinde bulunduğu, ekolojik ayak izimizi azaltma çalışmalarımız. Ekolojik ayak izi, çok basit tanımıyla insanın doğa üzerindeki talebi… Dünyanın kaynakları her sene belirli bir hızla yenileniyor. İnsan da bu kaynakları kullanarak yaşıyor. Şu andaki 7 milyar nüfus bugünkü yaşam biçimiyle hayatını sürdürürken, bir buçuk dünyanın kaynağını kullanıyor. Yani kaynaklarımız hızla tükeniyor. Son kırk yılda biyolojik çeşitlilik dünyada % 30 oranında azaldı. Türkiye’de de böyle oluyor. Bir süre sonra bu kaynakları geri kazanamazsak, hayat hepimiz için çok daha zor olacak.
Yeşil Ofis, aslında bu mantıktan yola çıkan bir program. Özel hayatımızda da, hayatımızın büyük bir kısmını geçirdiğimiz ofislerde, bahsettiğimiz doğal kaynaklara yönelik talebimizi sınırlamamız ve ‘bir dünya’nın bize sunduğu kaynaklar çerçevesinde yaşamamız mümkün. Çok küçük değişiklerle, bu hedefe ulaşabiliyoruz. Bugün programımıza dahil 70’in üzerinde ofis var. Her bir alanda ofis sayısı ne kadar artarsa, biz de o kadar olumlu sonuçlara doğru adım atmış oluyoruz. hubergroup Türkiye’de kişi başına elektrik tüketiminde % 3 azalma, kağıt ve toner kullanımında % 12-25 arasında azalma oldu. Su kullanımında da önemli azalma kaydedildi. Önemli olan insanların bu alışkanlıkları evine de taşıyabilmesi. Daha büyük kurumlar ve devletler de bu küçük çabalara katıldığında bizi daha güzel bir gelecek bekliyor.”
Konuşmaların ardından Tolga Baştak, Yeşil Ofis Diplomasını hubergroup Türkiye adına Fatma Özgün Apaydın’a takdim etti.
hubergroup Türkiye Satınalma ve İdari İşler Yöneticisi Özcan Koçik, Yeşil Ofis programını yürüten ekip adına kısa bir konuşma yaptı. Son olarak, projeye en duyarlı personele, en iyi önerileri getiren hubergroup Türkiye personeline hediyeler verildi ve hatıra fotoğrafları çekildi.