Z. Murat Sipahioğlu (Heidelberg Türkiye’den Gallus ve Flekso Satış Müdürü)
Gallus Innovation Days 2018 etkinliğinde Heidelberg Türkiye’den Gallus ve Flekso Satış Müdürü Z. Murat Sipahioğlu sorularımızı yanıtladı.
Etkinlikte lansmanı yapılan Smartfire’ı ne tür işler için öneriyorsunuz?
Bu makine tamamen kısa tirajlı işler için. Bu makine ile çok uzun tirajlı işleri basmak rasyonel değil. Az sayıda, değişken verili işlerin basılması için geliştirilen bir makine.
Labelfire ile farkı nedir?
Labelfire ile arasında bir uçurum var. Labelfire sadece dijital bir etiket baskı makinesi değil. O hibrit bir makine. Her ikisi de inkjet taknolojisini kullanıyor ama Labelfire UV inkjet ve Fuji teknolojili kafalar kullanıyor. Smartfire su bazlı inkjet ve Memjet teknolojili kafalar kullanılıyor. Dolayısıyla teknolojik ve işlev olarak çok farklı makineler. Smartfire’da neredeyse bir servis gereksiniminiz yok. Evinizdeki herhangi bir inkjet printer gibi Smartfire’da da mürekkep kartuşunu kendiniz kolaylıkla değiştirebilir ve işinize devam edebilirsiniz.
Kafa dayanımı ve baskı maliyetleri için durum nedir?
Kafalar 6 mürekkep kartuşu kullandıktan sonra değiştiriliyor. Baskı maliyetini düşük yatırım maliyetini de göz önüne alırsanız gayet uygun. Ama dediğim gibi bu makine ile çok sayıda etiket basmak hedeflenmemeli. Smartfire ile ultra kısa tirajlı işlerin basılması hedeflenmeli. Bu makine bu anlamda çok verimli bir makine olacak.
Etkinlikten ne bekliyorsunuz, gelen ziyaretçilerle daha çok neler konuşacaksınız?
Benim etkinlikten beklediğim Gallus’un ve Gallus makinelerinin bütünü ile anlaşılması. Gallus’u herkes biliyor ama yeteri kadar tanınıyor mu, o konu tartışılır. Sektörümüzde acayip bir rekabet var. Ziyaretçilerimizin Gallus’u anlamalarını istiyorum. Gallus’a baktığınız zaman, serigrafi çözümümüz, serigrafi baskı ünitemiz kendimize ait. Dolayısı ile biz makinelerimize serigrafi ünitesi koyduğumuz zaman % 100 arkasındayız. Arada bir başka firma ve marka yok. Rakiplerimizde bunun için başka firmalarla iş birliği ve bağımlılık söz konusu. Dolayısıyla serigrafi konusunda çok iddialıyız. Sağladığımız diğer sonlandırma uygulamalarında; yaldız, laminasyon, çevirmeler, lak vb. uygulamalarda biz de farklı firmalarla çalışıyoruz ama çok uzun yıllardır süren iş birlikleri bunlar. 1927’den beri oturmuş bir ilişkiler zinciri var. Dolayısıyla Gallus çok farklı bir firma ve Heidelberg arkasında. Bizim müşterilerimize sağlayabileceğimiz teknik bilgi, know-how herhangi bir markanın sağlayabileceğinden çok daha fazla.
Gallus, müşteriler tarafından da kalitesi en üst seviyede olduğu bilinen bir marka. Biz de müşterilerimize evladiyelik, nesilden nesile kullanılabilecek bir makine veriyoruz. Gallus makineleri sağlamlık ve stabil baskı açısından da en iyi durumda. Dünyadaki satış rakamları da gayet iyi. Mesela ECS serisi dünyada 500’ün üzerinde satışı yapılan bir makine. İki yıl önce pazara sunduğumuz Labelmaster makinemiz çıktığı yıl 50’nin üzerinde satışı yapılan bir makine olarak Gallus tarihine geçti. Dünyadaki etiket baskı hizmeti veren büyük gruplar bu makineye yatırım yaptılar. Bir firmanın 12 adet Labelmaster siparişi var. Yani makinelerimiz çok başarılı.
Labelfire için önümüzdeki süreçte Türkiye’de bir yatırım bekliyor musunuz?
Labelfire hibrit bir makine olarak, Labelmaster’in kendi segmentinde gösterdiği başarı gibi o da kendi seğmentinde bütün rakiplerinin toplamından daha fazla makine sattı. Dolayısıyla işe uygun makine alımı önemli. Öncelikle müşterinin ne istediğini bilmesi, ardından da bizlerin müşterilerimizi doğru yönlendirmesi gerekli. Alınacak makine iş modeline uygun olmalı. Labelfire için uzun tirajlı işleri hedefleyerek yatırım yapmak doğru değil. Onun kulvarı farklı. Labelfire için yaptığımız görüşmeler var.
Bu etkinliğin ardından Türkiye’de yeni yatırım bekliyor musunuz?
Buraya gelen müşterilerimizle yeni makine yatırımlarını konuşuyoruz. Gelip makine demolarını izlemiş olmaları iyi oluyor. Bir de Gallus’u gelip yerinde görmek lazım. Buraya gelince Gallus’un dünyadaki yerini daha iyi anlamak mümkün. Ama Türkiye’de Gallus’un fiyatı yüksek diye bir imaj var. Aslında bu doğru değil. Önemli olan toplam maliyet ve size ne kazandırdığı. Bizde genellikle ilk yatırım tutarına bakılıyor. Bu elbette çok önemli. Özellikle dövizdeki artışlardan sonra insanlar doğal olarak ilk yatırıma daha çok odaklanıyorlar. Ama uzun vadede makinenin ne kazandırdığı daha önemli. Sizin işten işe ne kadar kısa zamanda geçeceğiniz ve üretkenliğiniz önemli. Dünyadaki trend bu doğrultuda.
Herkes bir günde ne kadar çok iş basacağının yarışında.