Mustafa Ertem, Ertem Basım’ın Komori kurutmalı web yatırımı hakkında sorularımızı yanıtladı.
Sizi bu yatırımı yapma noktasına getiren süreci anlatır mısınız?
Başladığımız günden bu yana, eğitim ve kültür yayıncılığı sektörüne hizmet veren bir matbaayız. Bundan sonra da aynı çizgimizi yurt içi ve yurt dışı olarak devam ettireceğiz. Tabaka ofsette oldukça ileri bir düzeye geldik. Coldsetlerle bugüne kadar eğitim yayınlarını en iyi şekilde çözmeye çalıştık. Geldiğimiz noktada kaliteyi bir basamak daha yukarı çıkartma zorunluluğu oldu. Bu sene hem bizim kişisel görüşlerimiz ön plana çıktı hem de Milli Eğitim Bakanlığımızın 5. sınıflar için özellikle kuşe kağıtlar için gerçekleştirdiği çalışma oldukça başarılı oldu.
Heatsetlere olan ihtiyaç önümüzdeki dönemde çok daha fazla olacak. Belki de aslında gazete makineleri olan coldset makinelerle artık iş yapılamaz duruma gelecek. Aslına bakarsanız coldset makineler bir tek Türkiye’de farklı alanlarda kullanılıyor. Biz bugüne kadar onlarla, çok küçük tram değerleri ile, işlerimizi çözmeye çalıştık ama artık zorlaştı. Biz de işimizi en iyi şekilde yapabilmek için en iyi marka ve en iyi konfigürasyonla ilk adımı attığımızı düşünüyoruz.
Şimdiye kadar DGM, Goss ve Tensor makinelerle üretim yaptınız. Komori’ye ilginiz nasıl oluştu?
Komori’nin temsilcisi Aras Grup malzeme ve değişik makineler alımında bizi çok destekleyen bir kuruluş. Dünyada baskı sektörünün kan kaybetmesi makine üreticilerini de zor duruma soktu ama Komori hep çizgisini korudu. Diğer dünya markaları ile ön sırada olduğunu gördük. Komori’nin Türkiye’deki destekçisinin çok güçlü olması ve bize büyük bir avantaj sağlayarak termini öne çekmesi alım kararımızı etkiledi. Makinemiz bu sezona yetişecek. Daha makine ortada yokken mühendisler kollarını sıvadı ve sanal olarak her şeyi makine gelmeden çözmüş olacaklar. Bütün bunlar da bizi heyecanlandırıyor. Bizim de bünyemizde makine ve elektrik mühendislerimiz var. Komori onları da yetiştirecek.
Ayrıca ben dünyada çok iyi matbaalara uğradım ve oralarda Komori’leri çalışırken izleme fırsatım oldu. İyi kötü makineden anlayan bir kişi olarak da doğru bir tercih yaptığımızı düşünüyorum.
Bundan sonra gerek iç gerekse dış piyasada ne tür işler yapacaksınız?
Çizgi değişmeyecek. Eğitim sektöründe en önde yer almaya devam edeceğiz. Aynı yayınevlerimizle devam edeceğiz. Yalnızca makineler değişecek ve kalite daha yukarıya çıkacak. Bu arada tabii kuşe kağıt gündemimizde olacak ve bu makineyle daha kaliteli baskılar gerçekleştireceğiz.
16 sayfa makine tercihi yaptınız. Kriterleriniz nelerdi?
16 sayfa makine hem daha kompakt hem de biz birçok işi daha hızlı yapabileceğimizi düşündük. Ticari weblere yeni adım atıyoruz. 16 sayfadan giderek işi biraz daha öğrenmek istiyoruz. Tabii işin ekonomik boyutu da var. Terminler de çok önemli. 32 sayfa makinede gecikme ihtimali yüksekti. Makineler devreye girdikten sonra ofset kalitesinin çok daha üstünde bir kalite ile baskıları daha ekonomik olarak elde etmiş olacağız.
Dergi ve insert pazarına da girmeyi düşünüyor musunuz?
Bu makineler aynı ofsetler gibi 80 trama kadar çok rahat baskı yapabiliyorlar ama ben ne sektörümü değiştirmek ne de farklı sektörlere dalmak istiyorum. Tahmin ediyorum bizim dünyamızda magazin ya da insört olmayacak. Gelirse yaparız ama öyle bir hedefimiz olmayacak. Eğitim ve kültür sektörüne hizmet etmeye devam edeceğiz. Sert kapak yatırımı yaptığımızda da aynı şeyi söylemiştim. Hiçbir zaman promosyon pazarına girmedik, defter üretimi yapmadık. Yine çocuklarımıza fleksi ve sert kapaklı kitaplar yapıyoruz.
Makine şubat sonu gibi yola çıkacak Mayıs ortası gibi deneme üretimini yaparız gibi gözüküyor. Haziran başı gibi gerçek üretime geçeceğimizi düşünüyorum. Birkaç senedir böyle bir projem vardı. 2017 Nisan ayında bu amaçla arayışlara başladık. Aras Grup ile önce ikinci elleri inceledik sonra sıfıra döndük.